Yunanistan Gezi Rehberi

Yunanistan nerede?

Yunanistan (Yunanca: Ελλάς, Hellas), Balkan yarımadasının güney ucunda, Güneydoğu Avrupa'da bulunan bir ülkedir. Ülkenin büyük kısmı Ege Denizi, İyon Denizi ve Akdeniz'de yer alan yarımada ve adalardan oluşmaktadır. Arnavutluk, Makedonya Cumhuriyeti, Bulgaristan ve Türkiye ile sınırı vardır. Antik Yunanistan, Avrupa'nın ilk kent medeniyetlerinden biriydi. Batı toplumunun sanatının, dilinin, felsefesinin, siyasetinin ve sporunun doğduğu yerdir. Kültürel mirası, olağanüstü dağları ve plajları ile turist çekmektedir.

Yunanistan'ın bölgeleri

Yunanistan hem dağlık bir ülkedir, hem de kıyı bir ülkesidir. İyon ve Ege denizleri üzerinde dağınık halde bulunan sayısız adaya sahiptir.

• Mora Yarımadası (Achaea, Arcadia, Argolis, Corinthia, Elis, Laconia, Messenia)
  
• Orta Yunanistan (Atina, Evvia, Attica, Boeotia, Phthiotis, Phocis, Evrytania, Aetolia-Acarnania) 
  
• Teselya (Magnesia, Larissa, Trikala, Karditsa) 
  
• Kuzey Yunanistan (Kastoria, Florina, Kozani, Grevena, Pella, Imathia, Pieria, Kilkis, Thessaloniki, Chalkidiki, Serres, Mount Athos, Drama, Kavala, Xanthi, Rhodope Mountains, Evros) 
  
• Epir (Arta, Ioannina, Preveza, Thesprotia) 
  
• Yunan Adaları (Saronic Gulf Islands, Cyclades, Dodecanese, Rhodes, Sporades Islands, East Aegean Islands, North Aegean Islands, Ionian Islands) 
  
• Girit (Crete, Gavdos, Chrysi) 

Yunanistan'ın şehirleri

Başlıca şehirler şunlardır:

• Atina - Parthenon olarak bilinen başkenttir.
  
• Selanik - Kuzey Makedonya bölgesindeki ana şehir. 
  
• Hanya - Plajlar ve Samaria Ulusal Parkı ile çevrilidir. 
  
• Chersonissos - Girit'in yaz aylarındaki başkentidir. 
  
• Heraklion - Girit'in en büyük şehri ve Knossos arkeolojik alanı ile birlikte ana merkezidir. 
  
• Patra - Şarap üretimi ile bilinir. 
  
• Larissa - Canlı bir tarım ve üniversite kentidir. 
  
• Rodos - Etkileyici Orta Çağ yapıları, gece hayatı ve plajları ile ünlüdür. 
  
• Volos - Güzel müzeleri ve mimarisi ile bir liman kentidir. 
  

Diğer destinasyonlar

• Korfu - Birçok cazibe merkezine sahip büyük adadır.
  
• Delphi - Ünlü kahin Apollon'un kentidir ve büyük bir arkeolojik alandır. 
  
• İthaca - Odysseus'un ünlü anavatanıdır. 
  
• Meteora - Tepe üzerinde bulunan manastırlar. 
  
• Athos Dağı - Yarı bağımsız cumhuriyettir. Pek çok Ortodoks manastırına ev sahipliği yapmaktadır (giriş kısıtlıdır). 
  
• Mykonos - Dünyaca ünlü, sofistike tatil yeri. 
  
• Olympia - Antik Olimpiyatların yapıldığı; Zeus'a adanmış, kutsal yer.  
  
• Rodos — Antik dönemden kalma yapıların yanı sıra, plajlarıyla da ünlü adadır. 
  
• Santorini - Güzel manzaraları, kasabaları ve gün batımı ile ünlü, volkanik bir adadır. 

Yunanistan'ı tanıyalım

Turistler yazın, plajları ve güneşli hava koşulları, gece hayatı, tarihi mekanları ve doğal güzellikleri sebebiyle ülkeyi ziyaret ediyorlar. Yunanistan 2007'de, 17 milyon ziyaretçi kabul etti. Bu, 11 milyonluk küçük bir ülke için büyük bir rakamdı.

Ziyaretçilerin çoğunluğu Yunanistan'a diğer Avrupa ülkelerinden gelirken, son yıllarda dünyanın diğer bölgelerinden gelen turistlerin sayısı da artıyor. Ziyaretçilerin büyük çoğunluğu burayı Nisan ile Ekim ayları arasında ziyaret ediyor. Yüksek sezon, Temmuz ile Ağustos ayları arasıdır ve turistlerin ve turizm endüstrisinin çoğu Girit, On İki Adalar, Kiklad Adaları ve Batı Yunan Adaları'nda ve daha az ölçüde olmak kaydıyla Makedonya yer alan Mora'da ve Halkidiki yarımadasında yoğunlaşmaktadır. Ülkede halen büyük ölçekli turizmin olmadığı çok sayıda değerli alan bulunmaktadır.

Yunanistan'a ilk kez gelen birçok ziyaretçi, ülkeyle ilgili olarak zihinlerinde belirli görüntülere sahip oluyorlar ve bölgesel ve mimari çeşitliliğe sahip böyle bir ülkeyi keşfetmek onlarda şaşkınlık uyandırıyor. Meşhur badanalı evler ve büyüleyici mavi kubbeli kiliseler, ülkenin belirli bir bölgesini (Kiklad Adaları) karakterize ediyor. Mimari, yerel tarihe bağlı olarak bir bölgeden diğerine büyük ölçüde değişiyor. Ziyaretçiler, Ermoupolis ve Nafplion şehirlerinde Neoklasik mimariyi; Grevená ve Kozáni'de Osmanlı etkisindeki mimariyi; Paros adasında badanalı Kiklad evlerini ve Korfu'da da pastel renkli barok tarzı evler ile kiliseleri bulacaklardır. Ülkenin arazisi, mimari mirası kadar çeşitlidir: Tertemiz plajlar, yükselen dağ sıraları, şarap üretilen vadiler, güneyde geniş zeytin bahçeleri ve kuzeyde yemyeşil ormanlar. Yunanistan'ın tarihi mekanları da çeşitlidir. Ülke, klasik dönem yapı kalıntıları ve tapınaklar kadar çok sayıda olan Orta Çağ kilisesi ve kalesi ile de çevrilidir.

Yunanistan tarihi

Yunanistan, yaklaşık 4000 yıldır ülkede ve Akdeniz bölgesinde konuşulan Yunan dili ile çok uzun bir tarihe sahiptir.

İlk uygarlıklar

Ülkenin ilk sakinlerine şimdilerde Pelasglar deniyor. Onlar hakkında çok az şey biliniyor; fakat ilkel insanlar olduklarına inanılıyor. Yunanistan'daki ilk gelişmiş uygarlıklar; Kiklad Adalarındaki Kiklad ile, Girit ve Santorini'deki Minos olarak bilinir. Minoslar, en ilginç ve derin tarihsel gizemlerden biri olan ve arkeologlar tarafından çözülememiş yazılı bir dile sahiplerdi.

Karanlık çağ

Yunanca konuşan Hint-Avrupa halkları, ülkeye kuzeyden bir yerden yaklaşık olarak MÖ 1700 yılında geldiler. Kuzeyden Girit'e ve Küçük Asya'nın batı sahiline (şimdi Türkiye) kadar tüm toprakları yavaş yavaş ele geçirdiler ve buralardaki yerli halkları içlerine aldılar. Onların gelişleri, Kiklad ve Minos medeniyetlerini sona erdirmiş olabilir. Bu döneme şimdilerde Eski Yunanistan'ın Karanlık Çağı denmektedir. Ancak tarihçiler arasında, Yunanistan'daki medeniyetin bu süre zarfında sofistike ve gelişmiş kaldığı kabul edilmektedir. Yunanca konuşan ilk uygarlık olan Miken'in merkezi Mora bölgesiydi. Bugün olduğu gibi, birçok antik Yunanlı da, geçimini denizden sağlardı. Antik Yunanlılar; başarılı balıkçılar, denizciler ve tüccarlardı. Deniz, Yunan kültürünü şekillendirmiştir.

Klasik Yunanistan

Yunan şehir devletlerinin yükselişi, MÖ 1200 ile 800 yılları arasında gerçekleşti ve bu dönemde birtakım bilimsel, mimari, politik, ekonomik, sanatsal ve edebi başarıyı hızlandıran ve yüzyıllar boyunca süren Yunanistan'ın Altın Çağı yaşandı. Atina, Sparta, Korint, ve Thebes en önde gelen şehir devletleriydi (En ünlüleri Atina idi). Ancak, birkaç ileri şehir devleti ve koloni daha vardı ve bunlar Ege havzasında gelişmişlerdi. Güney İtalya'da ve Akdeniz'in diğer kıyı bölgelerinde de Yunan yerleşimleri ve kolonileri kuruldu. Yunan Uygarlığının bu dönemlerden kalma mirasının dünya üzerinde büyük bir etkisi oldu ve Yunan Uygarlığı hala demokrasinin, felsefenin ve tiyatronun gelişmesinde etkili olmaya devam etmektedir.

Helenistik ve Roma Dönemi

MÖ 4. yüzyılda Yunan Medeniyetinin merkezi, güney Yunanistan'dan kuzey Yunanistan'a kaydı. Büyük İskender'in hakimiyetindeki kuzey Makedonya krallığı tüm Yunanistan'ı ele geçirdi ve doğuya doğru ilerleyerek Yunan imparatorluğunu genişletmek amacıyla Güney Asya'ya kadar uzandı. İmparatorluk, İskender'in ölümünden sonra dağıldı ve Yunanistan sonunda büyümekte olan Roma İmparatorluğu tarafından ilhak edildi. Politik olarak zayıflamasına rağmen, Yunan kültürü Roma yönetiminde gelişmeye devam etti ve gerçekten büyük ölçüde Roma kültürünü de etkiledi.

Hristiyanlığın Varışı ve Bizans İmparatorluğunun yükselişi

Hristiyanlık, MS 1. yüzyılda Aziz Paul'un vaazlarıyla Yunanistan'a geldi ve sonunda da Yunanistan'da ve Roma İmparatorluğu'da yayıldı. 4. yüzyılda Roma İmparatoru Büyük Konstantin, Hristiyan ibadetini yasalaştırdı ve Hristiyanlığı, imparatorluğun devlet dini ilan etti. İmparatorluğun başkentini Roma'dan Bizans'a (bugünkü İstanbul'a) taşıdı ve şehre Konstantinopol adını verdi. İç bölünmeler, sonunda Roma İmparatorluğu'nu batı yarısı (Batı Roma İmparatorluğu) ve doğu yarısı (Doğu Roma İmparatorluğu) olarak ikiye böldü. Batı Roma, Kuzey Avrupa'dan gelen işgalciler tarafından işgal edildi ve yağmalandı. Doğu Roma ise, Bizans İmparatorluğu olarak bir bin yıl daha ayakta kaldı. Başkenti İstanbul idi.

Ortaçağ Yunanistanı

Yunanistan'ın Orta Çağ tarihinde, Hristiyanlık, Yunan Dili ve Roma yasaları etrafında dönen Bizans İmparatorluğu egemendir. Bizans, Akdeniz havzasında yüzyıllardır ticaret, siyaset ve Hristiyanlığın yayılmasıyla meşgul olan güçlü bir devletti. Haçlı Seferleri sırasında imparatorluk Müslümanlara karşı Roma ile işbirliği yaptı. Bununla birlikte, 13. yüzyılda Haçlılar Bizans İmparatorluğuna saldırdılar ve Konstantinopol'ü yağmaladılar. Bizans İmparatorluğu'nun zayıflamasıyla, Frenk ve Latin işgalciler gelip Yunanistan'ın çeşitli yerlerini işgal ettiler. Takip eden yüzyıllar içinde Bizans İmparatorluğu yeniden güç kazandı ve kaybettiği toprakları yeniden ele geçirdi. Ancak 15. yüzyılda doğuya doğru büyüyen Osmanlı İmparatorluğu İstanbul'u ele geçirdiğinde son darbeyi almış oldu.

Osmanlı yönetimi

Konstantinopolis'in ele geçirilmesi ile Yunanistan, Osmanlı Türk yönetimine girdi, fakat Yunanca konuşan Hristiyan kültürünü kaybetmedi. Bununla birlikte, birçok Yunanlı ülkeden kaçarak Avrupa'daki başka yerlerde Yunan toplulukları kurdular. Bu topluluklar daha sonra Yunan Devrimini etkileyeceklerdi.

Aydınlanma ve devrim

 İtalya şehir devletleri olan Cenova ve Venedik, Yunanistan'ın çeşitli bölgelerinde kontrolü sağlamak için Osmanlı Türkleri ile mücadele ettiler. Çeşitli adaları ve kıyı bölgelerini fethederek, Rönesans (ve daha sonra Aydınlanma) gibi tüm Avrupa hareketlerini Girit, Korfu ve Mora'nın bazı bölgelerine getirdiler. 18. yüzyılda, Aydınlanma, hem Yunanistan'daki Venediklilerin/Cenevizlilerin işgal ettiği bölgelerde hem de yurt dışındaki Yunan topluluklarından önde gelen Yunanlılar arasında bir uyanışa yol açtı ve bağımsız, birleşik ve egemen bir Yunan devleti hedefini doğurdu. Sonunda, Yunan Devrimi 25 Mart 1821'de patlak verdi ve bağımsızlık için Osmanlı'ya karşı yapılan uzun bir savaşa yol açtı. Yunan Devrimi Avrupa genelinde dikkat çekti; Rusya, İngiltere ve Fransa Yunanistan'a yardım etmek için askeri yardım gönderdi.

19. yüzyılın ortalarından 20. yüzyılın ortalarına

Ulus, Osmanlı İmparatorluğundan bağımsızlığını 1829'da elde etti. Bağımsız yeni Yunan Devleti, büyük Avrupa güçlerinin iradesinde bir monarşi haline gelmeden önce kısa bir süre cumhuriyet ile yönetildi. 19. yüzyılın ikinci yarısında ve 20. yüzyılın ilk yarısında Yunanistan, Yunan dili konuşan nüfuslarıyla birlikte komşu ada ve bölgeleri topraklarına kattı. Ülke, I. Dünya Savaşı sırasında müttefiklerin yanında yer aldı. II. Dünya Savaşı sırasında tarafsızlık ilan etmesine rağmen ülke, 28 Ekim 1940'da Mussolini güçleri tarafından işgal edildi. Yunan kuvvetleri zafer kazanarak İtalyanları Yunanistan dışına itti. Ancak daha sonra Almanlar, İtalyanlara yardıma geldiler ve savaşın sonuna doğru ülke özgürlüğüne kavuşana kadar ülkeyi işgal ettiler. 1946'da komünist asiler ile krallık taraftarları arasında iç savaş patlak verdi. Komünistler, Yugoslavya tarafından desteklendi (1948 Tito-Stalin anlaşmazlığına kadar). Krallık taraftarları Batı tarafından desteklendiler. 1949'da komünist isyancılar kralcılar tarafından yenilgiye uğratıldılar. İkinci dünya savaşı ve ardından gelen iç savaş, ülkeyi mahvetti ve birçok insanı, ülke dışına çıkarak yurt dışında daha iyi bir hayat aramaya zorladı.

Yunanistan 1952'de NATO'ya katıldı ve hızlı bir ekonomik büyüme ve sosyal değişim yaşanmaya başladı. Sağcı bir askeri diktatörlük, 1967'de siyasi özgürlüğü askıya alıp cunta öncesi ve sonrası Yunan Parlamentosu'nda aktif rol oynayan Komünistler de dahil olmak üzere birçok önde gelen Yunanlıyı sürgüne zorlayan bir darbe gerçekleştirdi. Kral II. Konstantin ve ailesi de ülkeden kaçtı. Demokrasi 1974'de geri geldi ve ulusal referandum monarşiyi kaldırarak parlamenter cumhuriyeti meydana getirdi.

Modern Yunanistan

Yunanistan, 1981 yılında Avrupa Topluluğu'na (AT) üye olmuştur. AT, 1992 yılında Avrupa Birliği (AB) haline gelmiştir. 1960'lı yıllardan itibaren ülkenin turizm endüstrisi kalkınmaya başladı. 1980 yılında ülkeye 5 milyon ziyaretçi geldi (2007 yılıyla birlikte bu rakam 17 milyondan fazlaydı). Ülke, 1980'lerde ciddi ekonomik durgunluk yaşadı; ancak yapılan önemli yatırımlar, girişimcilik, ticaret ve AB yardımı sayesinde 1990'lı yıllarda çarpıcı bir ekonomik büyüme yaşamaya başladı. 21. yüzyılın başında, Yunanistan yüksek bir yaşam standardına sahip olarak istikrar ve refaha kavuşmuş görünüyordu. 1980'lerin sonunda bir zamanlar göçmen gönderen Yunanistan'ı, göç alan bir ülkeye dönüştüren bir göçmen akını başladı. Ülkenin yabancı yer doğumlu sakinlerinin çoğu kayıtlı değildi ve dünyanın çeşitli yerlerinden (Doğu ve Orta Avrupa, Orta Doğu, Güney ve Güneydoğu Asya ve Afrika) gelen bu nüfusun en az 1 milyon olduğu veya nüfusun %10'una denk geldiği tahmin edilmektedir. 2004'de ülke, eleştirmenlerin muhalafetine rağmen, Atina'daki Yaz Olimpiyat Oyunlarına başarıyla ev sahipliği yaparak küresel olarak dikkat çekti. Daha yakın zamanlarda, 2000'lerin sonundaki durgunluk ve buna bağlı 2010 Avrupa borç krizi ile ülkenin ekonomisi darbe aldı. Yunan toplumunun karşılaştığı başlıca sorunlar; yüksek seviyedeki ve giderek büyüyen bürokratik yolsuzluk, yüksek işsizlik oranı, yavaşlamış ekonomik büyüme ve genel yoksulluktur. Devam eden ekonomik bunalımın bir yan etkisi de, aşırılıkta artış olmuş olmasıdır. Özellikle endişe verici olan, Golden Dawn'a verilen destekteki artıştır. Golden Dawn, Nazi ya da neo-Nazi olarak adlandırılmaktadır ve parlamentodaki üyeleri, sokakta yabancıları dövdüğü için tutuklanmış olan ve Yunan polis kuvvetlerinin üzerinde önemli derecede kontrol sahibi olan, şiddet kullanan, yabancı karşıtı bir muhalefet partisidir. Bu durumun çoğu gezgini etkilemesi pek olası değildir; ancak bir mülteci ya da yasa dışı göçmen olarak Yunanistan'a gelmiş olursanız, bu ülkeyi ziyaret etmek için doğru zaman olup olmadığını iki kez düşünün.

Yunanistan iklimi

Yunanistan küçük olmasına rağmen, çeşitli iklimlere sahiptir.

Tüm kıyı alanları da dahil olmak üzere ülkenin çoğu, Kaliforniya'nın çoğuyla aynı olan ve Akdeniz iklimine benzer bir iklime sahiptir. Yazlar sıcak ve kuraktır. Genellikle nisan-kasım ayları arasında, 7 aylık bir süreyle neredeyse sürekli olarak güneş ışığı almaktadır. Yılın geri kalanı, genellikle nispeten soğuk, yağışlı bir dönem ile karakterize edilir. Bu yağışlı dönem, Kasım ayında başlar ve Mart sonuna veya Nisan ayının başlarına kadar sürer. Aralıklı yağmurlar kuru sezonda meydana gelir; ancak, nadir meydana gelen kısa süreli sağanak şeklindedirler. Ülkenin İyon Sahili ve İyon Adaları, ülkenin geri kalanından daha fazla yağış alır. Güney Ege'deki adalar ile güney doğu anakara parçaları, ülkenin en kurak alanlarıdır.

En güzel havalar, Mayıs-Haziran ve Eylül-Ekim ayları arasında görülür. Yılın en sıcak zamanı, Temmuz ayı ortasında başlar ve genellikle her yıl kuzeyden gelen meltemi rüzgarların çıktığı Ağustos ortasına kadar sürer. Temmuz ayının ortasından ağustos ayı ortasına kadar olan yaz aylarında, gün ortasında güneş çok güçlü olma eğilimindedir. Bu süre zarfında, Yunanlıların çoğu açık havada 13:00-17:00 saatleri arasında ağır fiziksel aktiviteden kaçınırlar. En iyisi, erken uyanarak, serin sabah saatlerinde tüm gezileri ve işleri yapmak ve öğleden sonrayı da rahatlatıcı bir gölgede veya sahilde geçirerek yerel yaşam tarzına uymaktır. Aslında, turistlerin büyük bir kısmı sadece bunu yapmak için sıcak yaz aylarında Yunanistan'a geliyorlar. Daha kuzeydeki iklimlerden gelen ziyaretçiler için Kasım'dan Şubat'a kadar olan kapalı sezon, Yunanistan'ı görmek için güzel bir zaman olabilir. Plaj havası olmayacaktır, ancak sıcaklıklar orta seviyede seyreder. Bir diğer avantajı da, çok az sayıda turistin ve indirimli fiyatların olmasıdır.

Yaz akşamları çok hoştur. Güneşin, bir yaz öğleden sonrası kadar güçlü olmasının yanı sıra, ülkenin birçok bölgesindeki düşük atmosferik nem seviyesi, havanın fazla ısınmasını önler ve böylece, akşam sıcaklıkları çok hoş seviyelere düşme eğilimindedir. Ancak, öğle saatlerinde bile, yüksek sıcaklıklar aslında, çok fazla yürüyüş yaparak veya diğer fiziksel aktivitelerle harcanmadığı sürece, oldukça rahattır. (Atina, kentteki beton hakimiyeti nedeniyle yaz öğleden sonraları bile, New York City'e benzer bir etkiyle, rahatsız edici derecede sıcak olabilir.) Açık sulara yakın olan kıyı alanları (kapalı koylardan ve körfezlerden uzakta), özellikle de adaların birçoğu, oldukça esintilidir ve geceleri oldukça soğuk olabilir.

Akdeniz iklimi ülkenin çoğunu karakterize ederken, iki iklim sistemi daha mevcuttur. Biri, yüksek rakımlardaki vadiler de dahil olmak üzere, ülkenin dağlık iç bölgelerinde bulunan serin Alp iklimidir. Bir diğer sistem, kuzey-orta ve kuzeydoğu Yunanistan'ın iç kısımlarında bulunan ve bu bölgelere çok soğuk kışlar ile sıcak ve nispeten nemli yazlar yaşatan karasal iklimdir.

Yunanistan'ın hava durumu 

Yunanistan tatilleri ve festivaller

Ulusal resmi tatiller şunlardır:

• Yılbaşı - 1 Ocak
  
• Epifani - 6 Ocak 
  
• Temiz Pazartesi (Paskalya öncesi perhizin (Lent'in) ilk günü) - Her yıl denk geldiği gün değişebilir. 
  
• Bağımsızlık İlanı Günü - 25 Mart 
  
• Kutsal Cuma - Her yıl denk geldiği gün değişebilir. 
  
• Pascha Pazar'ı - Her yıl denk geldiği gün değişebilir. 
  
• Pascha Pazartesi'si - Her yıl denk geldiği gün değişebilir. 
  
• Mayıs Günü / İşçi Bayramı - 1 Mayıs 
  
• Hamsin Yortusu Pazar'ı - Her yıl denk geldiği gün değişebilir. 
  
• Hamsin Yortusu Pazartesi'si - Her yıl denk geldiği gün değişebilir. 
  
• Dormition (Hz. Meryem'in Cennet'e alınışı) - 15 Ağustos 
  
• İkinci Dünya Savaşı Günü / "OHI Günü" - 28 Ekim 
  
• Noel - 25 Aralık 
  
• Noel ertesi - 26 Aralık 

Ülkenin en önemli üç tatil günü Noel, Pascha ve Dormition'dur. Noel, özel bir aile tatilidir; ancak ülke çapında şehir meydanları, ışıklar ve süslemelerle donatılır. Dormition, birçok şehir ve ada için önemli bir yaz festivalidir. Pascha haftasonu, belki de tüm tatillerin en gösterişlisidir; Kutsal Cuma günü ve ertesi Cumartesi akşamı yapılan dini geçit töreninden sonra, gece yarısındaki havai fişek gösterileri, Paskalya sabahına kadar sürer.

Diğer ülkelerdeki çoğu ulusal tatilin aksine, Yunanistan'da Bağımsızlık Günü, çok ciddi bir tatildir. Her şehirde ve köyde, bayraklı bir geçit töreni yapılır. Atina'da da büyük silahlı kuvvetler geçit töreni gerçekleştirilir.

Resmi bir tatil olmasa da, Paskalya öncesi perhizinden (Lent'den) önce yapılan karnaval - ya da apókries -, ülkenin en büyük ve en ünlü etkinliklerine ev sahipliği yapan Patras'ın yanı sıra, ülkenin diğer bütün şehirlerinde de yapılan büyük bir kutlamadır. Karnaval sezonu; kostümler, geçit törenleri ve çeşitli bölgesel geleneklerle, Lent başlamadan önceki haftasonu, gösterişli bir şekilde son bulur.

Ülke genelindeki bayramlara ve kutlamalara ek olarak, birçok şehrin ve bölgenin, çeşitli tarihi olaylarını, yerel koruyucu azizlerini andıkları veya şarap hasatlarını kutladıkları kendi bölgesel festivalleri vardır.

Rum Ortodoks Kilisesi'nin, Paskalya tarihini belirlemek için, Roma Katolik Kilisesi'nden ve Protestan kiliselerinden farklı bir yöntem kullandığını unutmayın. Bu nedenle, Rum Ortodoks Pascha ve ondan türeyen - Kutsal Hafta ve Hamsin Yortusu, genellikle Katolik ve Protestan muadillerinden bir ya da iki hafta sonrasına denk düşer; ancak bazen de çakışırlar (2010, 2011, 2014, 2017 ve 2025'de olduğu gibi).

Yunanistan'a seyahat

Yunanistan vizesi

Yunanistan, Şengen (Schengen) Anlaşması'na üyedir.

• Normalde, antlaşmayı imzalayan ve yürürlüğe koyan ülkeler arasında sınır kontrolü yoktur. Bu, Avrupa Birliğinin çoğunu ve diğer birkaç ülkeyi kapsar.
  
• Genellikle uluslararası uçaklara veya teknelere binmeden önce kimlik kontrolleri yapılır. Bazen kara sınırlarında geçici sınır denetimleri olur. 
  
• Aynı şekilde, herhangi bir Şengen üyesi için verilen vize, sözleşmeyi imzalayan ve yürürlüğe koyan diğer tüm ülkelerde geçerlidir. 
  
• Programın nasıl yürüdüğü, hangi ülkelerin üye olduğu ve ülkeniz için gereksinimlerin neler olduğu hakkında daha fazla bilgi için, Schengen Bölgesi'nde Seyahat'e bakınız. 

Antigua ve Barbuda, Bahamalar, Barbados, Mauritius, Saint Kitts ve Nevis ve Seyşeller vatandaşları,  90 günlük vizesiz kalış süreleri için vize almadan ya da başka izin talep etmeksizin Yunanistan'da çalışma iznine sahiptirler. Bununla birlikte, bu vizesiz çalışabilme durumu, diğer Şengen ülkelerinde de geçerli değildir.

Ülkenize uygulanan ayrıntılı düzenlemeler için, Yunanistan Dışişleri Bakanlığı'na başvurunuz.

Uçakla Yunanistan seyahati

Atina'nın Spáta banliyösünde bulunan Elefthérios Venizélos Uluslararası Havaalanı, 2006 yılı itibariyle ülkenin en büyük, en işlek havaalanı ve ana merkezi olup, yılda 15 milyonun üzerinde yolcu taşımaktadır. Yolcu trafiği açısından diğer önemli uluslararası hava limanları, her yıl hizmet verilen yolcuların sırasına göre; Heraklion (Nikos Kazantzákis, Uluslararası Hava Limanı), Selanik (Makedonya, Uluslararası Hava Limanı), Rodos (Diagóras) ve Korfu (Ioánnis Kapodístrias)'dur.

Tarifeli uluslararası uçuşların çoğunu Atina ve Selanik gerçekleştirmektedir. Bununla birlikte, turizm sezonu boyunca her gün, birçok Avrupa kentinden adalara ve anakaradaki küçük şehirlere birçok charter uçuşun yanı sıra; planlı, düşük bütçeli uçuşlar da yapılmaktadır.

Olympic Air (önceden Olympic Airlines idi), Avrupa, Orta Doğu ve Güneydoğu Asya'daki çeşitli şehirlerden Yunanistan'a hizmet sunmaktadır. İç pazarın yarısına sahip olan Aegean Airlines, gittikçe artan sayıdaki Avrupa kentinden Yunanistan'a seferler düzenlemektedir. Sky Express, Yunanistan'daki ikinci büyük havayolu şirketidir ve yurt içi uçuşların yanı sıra talep üzerine uluslararası uçuşlar da gerçekleştirmektedir.

Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Amerika ve Güneydoğu Asya'nın her yerinden gelen havayolu şirketleri, her biri kendi hareket merkezinden olmak üzere Atina'da hizmet vermektedir.

Yunanistan'ın uluslararası pazarındaki düşük maliyetli taşıyıcıların varlığı, son on yılda on kat arttı. Easyjet (Londra Gatwick, Londra Luton, Manchester, Milano, Paris ve Berlin'den), Virgin Express (Brüksel'den), Transavia (Amsterdam), German Wings (Köln/Bonn ve Stuttgart), Hemus Air (Sofya), Sterling (Kopenhag, Stockholm, Göteborg ve Oslo), LTU (Düsseldorf), MyAir (Venedik) Norwegian Air (Varşova, Katowice ve Kraków), Wizzair (Katowice ve Prag), FlyGlobeSpan (Glasgow) ve Vueling (Barcelona) gibi taşıma şirketleri, çeşitli Avrupa ülkelerinden Atina ve Selanik'e hizmet sunmaktadır. Ryanair (Bergamo, Roma, Frankfurt-Hahn, Charleroi ve Pisa), Yunanistan'daki küçük havaalanlarına (Volos, Rhodes ve Kos) hizmet sunmaktadır.

Trenle Yunanistan seyahati

Devlet tren şirketi, Trainose (Τραινοσέ) 'dir.

Selanik, Yunanistan'ın uluslararası demiryolu hizmeti merkezidir. Tüm uluslararası trenler, Yunan finansal krizinden dolayı Şubat 2011 ile Mayıs 2014 arasında askıya alındı. Hizmet, Selanik'den alınıp tekrar Sofya'ya verildi. Üsküp'den Belgrad'a giden bir tren de bulunmaktadır.

TrainOSE artık Atina-Sofya veya Sofya-Bükreş arasında hizmet vermiyor. Türkiye'ye doğrudan tren hizmeti bulunmuyor. Interrail pasosuna sahip olanlar, İtalya'ya giden feribotlarda indirim alabilirler.

Arabayla Yunanistan seyahati

Yunanistan'a komşularının herhangi birinden arabayla girilebilir. İtalya'dan feribotlar, arabaları ve yolcuları Yunanistan'a taşırlar. Batı Avrupa'dan Yunanistan'a giden en popüler güzergah Yugoslavya üzerinden olandır. 1990'lı yıllarda eski Yugoslavya'daki sıkıntıların ardından, batı Avrupa'dan gelen sürücülerin çoğu, İtalya üzerinden kara yolu ile gelirdi ve oradan trans-Adriyatik feribotuna binerdi. Eski Yugoslavya ülkeleri o zamandan beri istikrara kavuşmuş olsalar da ve Macaristan-Romanya-Bulgaristan çok daha uzun bir alternatif olsa da, İtalya üzerinden kara yoluyla gelmek en popüler seçenek olmayı sürdürüyor.

Otobüsle Yunanistan seyahati

Komşu Arnavutluk, Bulgaristan, eski Yugoslav Makedonya Cumhuriyeti ve Türkiye'nin yanı sıra, Sırbistan ve Gürcistan'a da, sınırlı sayıda da olsa uluslararası otobüs seferleri bulunmaktadır.

Gemiyle Yunanistan seyahati

İtalya'dan, Adriyatik'in ana deniz yolları, İtalya'nın Venedik, Ancona, Bari ve Brindisi limanlarını, anakara Yunanistan'daki Patras ve İgoumenitsa'ya bağlar. Çoğu kez yaz aylarında olsa da, birçok feribot da İtalya'yı İyon Adalarına bağlar. Seyahat süresi, Brindisi'den Igoumenitsa'ya 8 saat, Venedik'ten Patras'a da 26 saattir. Her gün Yunanistan'a birden fazla feribot kalkmaktadır.

Türkiye'den kalkan feribotlar; Marmaris'den Rodos'a, Çeşme'den Sakız'a, Bodrum'dan Kos'a, Kuşadası'ndan Samos'a hareket etmektedir.

Pire ve Rodos'u; İskenderiye'ye (Mısır), Larnaka ve Limasol'a (Kıbrıs) ve Haifa'ya (İsrail) bağlayan feribotlar da bulunmaktadır.

Yunanistan turu

Yunanistan gezisi hakkında genel bilgiler

Yunanistan'a gelen gezginlerin sıkça sorduğu soru, araç kiralamalarının gerekip gerekmediğidir. Araba sahibi olmanın birincil avantajı, kırsal alanlarda veya daha büyük adalarda seyahat ediyorsanız, gün başına çok daha fazla yeri gezebilmenizdir. Yunanistan'ın neredeyse her yerine otobüsle ulaşabilirsiniz, ancak bazı izole köylerde günde yalnızca bir ya da iki otobüs bulunmaktadır ve kendi arabanız olması, yaz sıcağında otobüsün gelmesi için beklemek zorunda kalmazsınız demektir. Neredeyse tüm arkeolojik alanlara otobüs ile ulaşılabilir, ancak daha uzak, daha az ünlü arkeolojik yerlerin bazılarında, otobüs sizi bir kilometre uzakta bırakabilirken, buralara arabayla en azından engebeli bir yol vasıtasıyla neredeyse her zaman erişebilirsiniz. 

Öte yandan, Yunanistan'da arabasız gezmek makul değil. Araba kullanmak bir takım dezavantajlar içerirken, önemli avantajlar da sunuyor. Birçok kişi Yunanistan'da sürüşü kolay ve keyifli buluyor olsa da, bazıları yüksek kaza oranı (Avrupa'nın en yükseklerinden biri), riskli sürüş ile ilgili ulusal itibar ve bazen bir uçurumun kenarından giden dağlık yollardan dolayı endişe ediyor. Benzin her yerde olduğu gibi pahalı. Atina ve diğer büyük şehirlerde araç kullanmak sinir bozucu ve bazen tüyler ürpertici bir deneyim olabilir ve otopark bulmak da çok zor olabilir. Bir arabaya sahip olmak, adalara geçerken esnekliğinizi büyük ölçüde kısıtlar; çünkü yalnızca daha büyük ve daha yavaş olan feribotlar araba taşımacılığı hizmeti sunar. Yolcu biletinize ek olarak araç için de ödeme yapmanız gerekir. Otobüsle seyahat etmek sadece daha ucuz olmakla kalmıyor; ayrıca hem yerlilerle hem de diğer gezginlerle araba ile seyretmekten çok daha fazla sohbet etme şansı sunuyor. İngilizce konuşanlar için toplu taşıma kullanmada dil genellikle sorun olmaz. Yunanistan'da önemli turizm merkezlerinin olduğu yerlerde, otobüs tarifeleri İngilizce yayınlanır ve otobüs sürücüleri, kondüktörler ve taksi şoförleri, sorularınızı yanıtlamak için İngilizceyi en azından yeteri kadar anlarlar.

Toplu taşıma araçları, taksilerle takviye edilebilir. Taksiler birçok yerde, özellikle de adalarda, çeşitli plajlara sabit fiyatlar teklif etmektedirler. Bu fiyatlar, özellikle birkaç kişi arasında paylaşılıyorsa, ekonomiktir. Birçok adada, bir yere yürüyerek ulaşmak mümkündür; bu da kendi içinde hoş bir deneyim olabilir.

Otobüs ve trenle Yunanistan turu

Şehirlerarası otobüsler yurt içi seyahat için çok popüler bir seçenektir. KTEL, neredeyse tüm ülkeye hizmet veren yoğun bir güzergah sistemi oluşturmak için birlikte çalışan ulusal hükümet tarafından sübvanse edilen bağımsız işletmeler ağıdır. Sistem verimli, güvenilir ve nispeten ucuzdur. Büyük şehirlerden, anakara yakınlarındaki Korfu ve Cephalonia gibi adalara giden güzergahlar da dahil olmak üzere (bu tür durumlarda, feribot geçiş otobüsü bilet fiyatına dahildir), hem uzun hem de kısa mesafelere hizmet eder.

Trenler etrafta dolaşmak için daha iyi bir yoldur; ancak ulusal demir yolu sistemi (OSE) son derece sınırlıdır. Bunun nedeni, özel araçların ve hava yolculuğunun geniş ölçekte kullanıma girmesi ve ayrıca ülkenin zor arazilerini aşmada geçmişte yaşanan teknolojik güçlükler nedeniyle demir yolu sisteminin ihmal edilmesidir. Demir yolu taşımacılığının önemi şimdi yeniden keşfediliyor ve ulusal demir yolu ağı şu anda büyük bir yenileme aşamasında. Projenin tamamlanması hala çok uzak. Seyahat zamanını kısaltan Atina-Selanik geçidinin geniş kapsamlı modernizasyonu devam ediyor.

Arabayla Yunanistan turu

Araba ile ülkeyi keşfetmek son derece faydalı bir deneyim olabilir. Bu sayede ülkenin sahil şeridindeki, iç kısmındaki ve adalarındaki inanılmaz manzaraları ve çeşitli arazileri rahatça keşfedebilirsiniz. Yollar genellikle iyi işaretlenmiş ve bakımı yapılmıştır. Ülkenin çok şeritli otoyol ağının genişletilmesine milyarlarca avro harcanmaktadır. Ülkenin kara yolu sisteminin hızlı bir şekilde genişlemesi ve iyileştirilmesi nedeniyle, mümkün olan en güncel haritayı kullanmanız tavsiye edilir. Yeni otoyolların birçoğu ücretli yollardır ve ücretler pahalı olabilir. Yunanca yol işaretleri genellikle Latin alfabesindeki bir harf çevirisi ile tekrarlanır.

Araba kiralama ofisleri Yunanistan genelinde, özellikle büyük şehirlerde ve turist sayısının yüksek olduğu alanlarda mevcuttur. Bu ofislerin sundukları arabalar çoğunlukla manuel viteslidir. Otomatik vitesli olanlar da vardır; ancak bunların önceden rezerve edilmesi önerilir. Benzin fiyatları oldukça yüksek olmakla birlikte, diğer birçok AB ülkesiyle karşılaştırıldığında nispeten ucuzdur. Bazı araba kiralama acentaları ve sigorta poliçeleri, aracın Yunanistan dışına çıkarılmasına izin vermemektedir.

AB ehliyetine sahip olmayan sürücülerin, kendi ülkelerinde edindikleri uluslararası bir sürücü belgesi taşımaları gerekir. Bu, bir araba kiralarken gerekli olmayabilir, ancak şoför bir kazaya karıştığında veya bir trafik celbi için aracın polis tarafından çekilmiş olması durumunda kesinlikle gereklidir. Sürücü, uluslararası sürüş izni olmayan ve AB sürücüsü olmayan biri ise, sigorta poliçeleri geçersiz sayılabilir.

Kuzey Amerika'da araba kullanmış olanlar için, Yunanistan'da araba kullanmak bir sorun olabilir. Onlara göre Yunanlı (ve diğer Avrupalı) sürücüler agresif görünebilirler. Ayrıca, ülkenin topoğrafik gerçekliği, çeşitli kıvrımlar ve dönemeçler ile alınan dağlık bölgelerdeki birçok dar yol zorlanmaya neden olmaktadır. Kasaba ve köylerdeki yollar da şaşırtıcı derecede dar olabilir. Arabalar dar bir yol karşılaşırsa, bir sürücünün çekip çıkacak bir yer bulması ve diğer sürücünün geçmesine izin vermesi alışılagelmiş bir uygulamadır. Bazen bir sürücünün diğerine yol vermek için geriye doğru sürmesi gerekecektir. Bu uygulamaya uyulması beklenir ve bunu yapmamak diğer sürücülerin öfkelenmesine neden olacaktır. Yollarda yayalar olduğundan, köylerden ve küçük kasabalardan geçerken arabayı yavaş bir şekilde sürün. Kuzey Amerika ile Yunanistan arasındaki bir diğer önemli sürüş farkı, araçların özellikle otobanda seyahat ettikleri hız aralıklarıdır. Hız sınırları 120 km/s'e (75 mil/s) kadar yüksekken, bazı araçlar 60 km/s (40 mil/s) gibi bir hızda hareket edecektir. Diğer araçlar, ilan edilen sınırları aşan hızlarda yolculuk edeceklerdir ve arkanızdan çok hızlı bir şekilde çıkıp gelebilirler.

Feribotla Yunanistan turu

Yunan feribotlarının sıklığı, güvenilirliği ve ulaşılabilirliği büyük ölçüde yılın zamanına bağlıdır. Örneğin, sezon dışı kış döneminde (Ocak-Mart ayları arası), Ege'de hava koşulları son derece sert olabilir ve tekneler günlerce limanda tutulur. Bu tip bir gecikme son derece öngörülemezdir (bu, feribot şirketlerinin değil, liman otoritesinin bir kararıdır) ve limandaki bir teknenin ne zaman gerçekten yelken açacağını belirlemek neredeyse imkansızdır. Bu nedenle, sezon dışında seyahat eden yolcular, programlarına biraz esneklik getirmeli ve bir adadan sabahleyin ayrılmayı ve öğleden sonra da bir uçuş yakalayıp eve dönmeyi planlamamalıdırlar. Diğer taraftan, Ağustos'daki feribotlar Ulusal Tatil (15 Ağustos) nedeniyle doluyor, bu nedenle gezginler önceden plan yapmalıdırlar.

Güzergahlara gelince, sezonun yoğun olduğu dönemlerde Atina'dan da, adalar arasında da geniş bağlantılar mevcut. Yine, kışın bu feribotların bir kısmı haftada bir, belki de iki kere çalıştırılır.

Feribotla seyahat etmeyi planlayan Yunanistan ziyaretçileri, potansiyel bazı zorlukların farkında olmalıdırlar. İlk olarak, haftanın her günü herhangi bir adadan başka bir adaya gidebileceğiniz varsayılmamalıdır. Yunan feribot sistemi, esas olarak, Pire'den çeşitli ada gruplarına yayılan bir sistemdir. Sonuç olarak, ada grubu içinde hareket eden tekneler oldukça sıktır, ancak gruplar arasında gidip gelen tekneler daha az sıklıkta görülmektedir. Örneğin, Batı Kiklad adaları (Serifos, Sifnos, Milos), harita üzerinde Orta Kiklad adalarına (Naxos, Paros, Mykonos) çok yakın duruyorlar ancak bunlar iki ayrı ada grubudur. Genellikle yaz aylarında aynı gruptaki bir adadan diğerine herhangi bir günde gidebilirsiniz; ancak gruplar arasındaki tekneler, örneğin Naxos'dan Sifnos'a, daha az sıklıkta olabilir. İkincisi, feribot programlarıyla ilgili önceden bilgi bulmaya çalışmak sinir bozucu olabilir. Maalesef, seyahat acenteleri veya diğer işletmeler tarafından çalıştırılan ve seferleri kapsamlı bir şekilde verdiklerini iddia eden bir dizi özel web sitesi bulunduğu halde, ne yazık ki, Yunan feribot seferleri için basılı olarak veya internet üzerinde herhangi resmi, kapsamlı bir kaynak yoktur. Bireysel feribot şirketlerinin birçoğu, seferleri belirten web sitelerine sahiptir ve bazı durumlarda internet üzerinden bilet rezervasyonu yapma ve bilet ücretini ödeme imkânı sunar (Feribot programları daima kalkış limanlarındaki tekne bileti gişelerinde asılıdır). Daha sonra, bir bilet almak genelde bir sorun teşkil etmese de, en popüler yerlere, özellikle en uygun zamanlarda kalkan bazı teknelerin biletleri, yüksek sezonda veya hafta sonu tatillerinde tükenmektedir. Sonuç olarak, feribotlar günümüzde genellikle programa göre hareket ederken, ara sıra hava durumu, grevler ve mekanik arıza gibi nedenler tekneleri erteletebilir. Bu sorunlardan hiçbiri aşılmaz değildir; ancak bu, feribot programınızı çok önceden kesin olarak planlamaya çalışmamanız gerektiği anlamına gelir: Esnek olunuz ve her zaman yedek bir planınız olsun. Uçuşunuzun olduğu gün adalardan Atina'ya geri dönmek için feribota binmeyi düşünmeyin. Teorik olarak tekne programları bunu yapmanıza izin verse bile, siz ihtiyatlı olun; uçuştan en az bir gün önce Atina'ya geri dönmeyi planlayın.

Atina'da üç liman var: Ana liman olan Pire ve uzak limanlar Rafina ve Lavrio. Bunlar tüm adalara hizmet eder, fakat Tinos ve Mykonos gibi merkezi Kiklad adalarına gitmek için genellikle Rafina limanından ayrılmak daha iyidir.

Yunanistan'da feribotlar limandan zamanında ayrılır. Bu yüzden dakik olunuz. Yeni "hızlı feribotlar" mesafeyi yarı yarıya azaltıyor; ancak fiyatları biraz daha pahalı. Bazen, özellikle Girit veya Rodos'a uçmak daha pratiktir. Bununla birlikte, uçuşlar genellikle daha pahalıdır. Atina'dan Santorini'ye 8 saatlik yavaş tekne ile gidiliyor; ama tekneden giriş manzarası muhteşem.

Yunanistan'da faaliyet gösteren büyük feribot şirketleri şunlardır:

• Aegean Speed Lines (Kiklad)
  
• Agoudimos Lines (Uluslararası ve Yunan Adaları) 
  
• ANEK Lines (Girit ve uluslararası) 
  
• Blue Star Feribotları (İtalya-Yunanistan ve Ege Adaları) 
  
• Euroseas (Saronik Körfezi) 
  
• Hellenic Seaways (Ege Adaları) 
  
• Minoan Lines (İtalya-Yunanistan ve Girit) 
  
• SAOS Feribotları (Ege Adaları ve anakaranın kuzeyi) 
  
• Superfast Ferries (Süper Hızlı Feribotlar) (İtalya-Yunanistan) 
  
• Ventouris Ferries (İtalya-Yunanistan) 
  

Bazı çok yerel feribot servisleri için tarifeler ve web siteleri, ilgili adalar veya limanlarla ilgili destinasyon sayfalarında bulunabilir veya bir yelkenli tekne, motorlu bot, katamaran veya gulet kiralamaya ve Yunanistan'ı derin, mavi bir denizden keşfetmeye karar verebilirsiniz .

Bu rehber, Yunan feribot programlarına gösterilen büyük ilgi ve onlar için resmi bir kaynak olmaması sebebiyle, hükümet tarafından veya birincil bir taşıma firması tarafından (yukarıda listelenen deniz taşımacılığı şirketleri gibi) çalıştırılanlardan başka ulaşımla ilgili web sitelerini listelemese de, okuyucular, Yunan Seyahat Sayfaları ve OpenSeas'daki kapsamlı Yunan feribot programı sitelerine yönlendiriliyorlar.

Uçakla Yunanistan turu

Ülkenin iç hava yolculuğu endüstrisine, Olympic Air ile onun büyüyen rakibi Aegean Airlines hakim durumdadır. Her iki havayolu şirketi de, birden fazla adayı anakaraya bağlayan hizmetler de dahil olmak üzere, ülke çapında geniş bir rota ağı sunmaktadır. Aegean Airlines ve Olympic Air, yalnızca e-posta veya rezervasyon onayı içeren bir web sayfası olarak mevcut olan e-biletler sunmaktadır. Biletler, havaalanındaki check-in masasında basılı olarak sağlanmalıdır (havayolu şirketini ziyaret etmeye gerek yoktur).

Taksiyle Yunanistan turu

Yunanistan'da birçok taksi bulunmakta. On yıldan fazla bir süre önce, bir taksi bulmak oldukça zor olabilirdi, fakat artık değil. Diğer büyük şehirlerde olduğu gibi, caddeden taksi çevirebiliyorsunuz.

Havaalanından Atina'nın merkezine ulaşımın sabit ücreti 35 € 'dur.

Gece, feribottan sonra Pire'den bir taksiye ihtiyacınız olursa, bulmanız kolay olmayabilir. Bazen dışarıda bekleyen taksiciler, üç ayrı ücret tahsil edebilmek için, aynı yöne giden en az üç kişi almaya çalışıyorlar. İki ya da üç kişiyseniz, sadece bir kişi taksi çevirmelidir ve bu durumda şoför sizi almaya razı ise, diğer kişilerin taksiye atlamasını sağlayın. Yunanistan'da, kişi başına ödeme yapmazsınız; tabii ki diğer yolcular size yabancı kimseler değilse ve aynı taksiyi durdurmak üzere değilseniz... Eğer öyleyse, bu durumda ayrı ayrı ödeme yaparsınız - örneğin siz, eşiniz ve kendiniz için bir ücret ödersiniz ve diğerleri de bir ücret öder (aynı grupta kaç kişi olursa olsun, her bir grup için bir ücret). 4 arkadaşsanız, tek bir ücret ödersiniz. Taksi bulma durumu, Yunanistan'daki borç krizinden bu yana iyileşti; ancak turist olmak ekstra ücretlere karşı sizi savunmasız kılabilir.

Tekneyle Yunanistan turu

Birçok büyük yolcu gemisi (cruise), adaları ziyaret etmektedir ve Atina, Kos ve Lefkas gibi herhangi bir ana limandan kendi teknenizi kiralama seçeneğiniz de bulunuyor.

Deneyimli denizciler için, Yunan Adaları, ılımlı rüzgarları ve sakin suları ile pastoral bir gemi yolculuğu deneyimi sunuyor. Tek seferde birçok yeri gezme imkanı sunan, olağanüstü bir gemi yolculuğu fırsatı.

Kavas Yachting, Vernicos Yachts, Egiali Yachting, Med waves chartersetc gibi, kaptanlı ya da kaptansız bir tekne kiralayabileceğiniz birkaç yat kiralama şirketi bulunmaktadır.

Yunanistan'da konuşulan dil

Resmi ulusal dil Yunancadır ve nüfusun büyük çoğunluğunun ana dilidir. Yine de, İngilizce konuşan ziyaretçiler önemli bir dil sorunu yaşamayacaklardır. İngilizce, Yunanistan'daki okullarda en çok okunan ve anlaşılan yabancı dildir ve onu Fransızca, İtalyanca ve Almanca takip eder. Neredeyse bütün turizm endüstrisinde ve toplu taşıma hizmetlerinde temel İngilizce bilgisi beklenebilir. "Merhaba" ve "teşekkür ederim" gibi bir kaç Yunanca terimin öğrenilmesi sıcak bir şekilde karşılanacaktır.

Latin ve Kiril alfabeleri, Yunan alfabesinden türetilmiştir. Yunan harflerinin yaklaşık yarısı Latin muadillerine benzemektedir. Yine Yunan harflerinin çoğu, Kiril muadillerine benzemektedir. Biraz çalışınca, yazılı isimleri ve "otel", "kafeterya" gibi yaygın kullanılan terimleri çözmek çok zor değildir. Ülke genelinde, yol işaretleri üzerindeki yer isimleri, çoğunlukla Latin harfleri ile de yazılmıştır (özellikle yeni yollarda, bazı işaretler açıkça İngilizceye çevrilmiştir).

Yunanistan'ın her yerinde, Yunanca'dan Roma alfabesine çevirisinin de bulunması nedeniyle, aynı yerin isminin birden fazla yazıldığını göreceksiniz. Çünkü 1976'daki dil reformu nedeniyle, Yunanca dilbilgisi kurallarına göre, bir kelimenin, bir fiilin öznesi veya nesnesi olup olmadığına bağlı olarak veya iyelik belirtirken yazımı değişiyor (bunların her biri de telaffuzu değiştirmektedir). Aynı yerin veya yol işaretinin isminin farklı şekillerde yazıldığı haritalar görürsünüz. Bazen bir yerin nasıl telaffuz edildiği de yazılır; bazen de ikame Roma harfleri kullanılarak yazılır. Mesela Ηράκλειο için, Heraklion, Iraklion, Heraklio ve Iraklio şeklinde ve Ρέθυμνο için de, Rethymnon, Rethymno, Rethimnon ve Rethimno şeklinde yazımlar göreceksiniz.

Yunanistan'da görülmesi gereken yerler

Az sayıda ülke, Batı medeniyetleri için önemli olan bir miras sebebiyle kendileriyle Yunanistan kadar gurur duyabilir. Birinci sınıf tarihi abideler, büyük Yunan imparatorlarının ve yazarlarının bilimin, edebiyatın ve demokrasinin gelişimine damga vurdukları günlerden birini hatırlatıyor. Bu anıtlardan en az 17'si, Dünya Mirası Alanı olarak listelenmiştir. Bununla birlikte, büyüleyici küçük adalar, kumsallar ve bembeyaz kıyı kasabaları da, bu Akdeniz ülkesinin her yıl kabul ettiği milyonlarca turistin buraya gelmesinin sebeplerinden biridir.

Kültürel Miras

Hareketli başkent Atina'daki ikonik Parthenon ve güçlü imparatorların antik Yunan dünyasındaki en önde gelen kahinlerin kehanetlerini aradıkları muhteşem Delphi bölgesi, dünyaca ünlüdür. Bassae'de Apollo tapınağı ve bir zamanlar devasa Rodos heykelinin yüksekten baktığı muhteşem Rodos kenti var. Olympia arkeolojik alanı, modern Olimpiyat Oyunlarımızın doğum yeri ve Olimpiyat ateşinin dünyaya gönderildiği yerdir. Meteora'daki birçok Doğu Ortodoks manastırı, yüksekte, doğal kumtaşı kaya direkleri üzerinde inşa edilmiş olmalarıyla çarpıcıdır. Küçük bir kasaba olan Vergina'da,i Agai antik kenti bulundu. Burada, dokunulmamış birkaç mezarın içinde birçok değerli eser keşfedildi. Bunlardan biri, Büyük İskender'in babası olan Makedonyalı 2. Philip'in mezarıdır. Taygetos Dağının üzerinde yer alan eski yerleşim yeri, Mystras antik kentidir ve burası antik Sparta'ya yakındır. Bir başka harika yer de, Delos adasıdır ve burası, popüler tatil destinasyonu Mykonos'dan çok uzakta değildir. Efsanelere göre Apollo ve Artemis burada doğmuştur. Eskiden önemli bir Hellen (Yunan) tapınağı olan ada, şimdi arkeolojik kalıntılarla kaplıdır.

Güzel Yunan adalarında, birçok güzel kumsaldan birinde dolaşmanın ve rahatlamanın keyfini çıkarmaya olanak tanıyan bazı önemli turistik mekanlar bulunuyor. Tarihi merkez Chora (Kora/Hora), Aziz John Teolog Manastırı ve Apocalypse Mağarası ile övünen Patmos, buna güzel bir örnektir. Patmos'da, deniz kenarında, güzel manzaralı bazı restoranlar da bulunmaktadır. Korfu, aynı özelliklere sahip, iyi plajları ve etkileyici tarihi kent merkezi ile popüler bir tatil destinasyonudur. Türk anakarasından sadece bir taş atımlık mesafede olan Samos'un plaj kasabaları, yerel şarapları denemek için (antik dünyada ünlü!) iyi bir yerdir. Adada ayrıca Hera Dünya Mirası Tapınağı, Pythagoreion limanı kalıntıları ve  MÖ 6. yüzyılda inşa edilmiş, 1 km uzunluğunda bir yeraltı su kemeri olan ünlü Eupalinos Tüneli de yer alıyor. Bir ada olmasa da antik Athos Dağı, Yunanistan'ın kuzeyinde, Chalkidiki yarımadasında yer almaktadır. Burası, mükemmel plajları, diğer birçok antik yerleşim yeri ve büyüleyici köyleriyle ülkenin en popüler turistik bölgelerinden biridir. 

Tarihi şeylerden daha fazla görmek istiyorsanız, Epidaurus'daki muazzam Asklepios Kutsal Alanı'na veya Mycenae ve Tiryns Arkeolojik Alanlarına hayran kalacaksınız. Yunanistan'daki Daphni (Atina), Hosios Loukas (Beotia) ve Nea Moni (Sakız Adası'nda) Manastırları, Dünya Mirası listesinde yer alıyor.

Yunan adalarına seyahat

Yunanistan'ın ünlü muhteşem adaları söz konusu olduğunda, sahip olduğunuz 6.000 seçenek arasından seçim yapmak zordur. Bu 6.000 adanın 227'sinde yerleşim bulunmuyor. Adaların kayalık sahil şeridi, kumlu plajları, büyüleyici köyleri, kuytu koyları ve birçok yat limanı, onları her tür yolcu arasında son derece popüler kılıyor. Büyük Girit adası, büyük palmiye kumsallarından karla kaplı zirvelere, müthiş nehir kanyonlarına ve turistik kasabalarındaki gece hayatına kadar değişen manzaralara sahip popüler, turistik bir yerdir. Geceleri parti arıyorsanız, güzel Mykonos veya Ios da iyi birer seçenektir. Volkanik bir ada olan Santorini, en romantik yerlerden biridir ve muhteşem manzaralara sahiptir. Beyaz badanalı yapılarıyla başkent Fira, 400 m yüksekliğindeki uçurumun kenarında; güzel, mavi bir lagüne bakan çarpıcı bir konumda yer almaktadır. Popüler olan diğer yerler; Lesbos, Paros, Lefkada ve Kos'dur. Zakynthos'daki Ulusal Deniz Parkı, deniz yosunu kaplumbağalarının Akdeniz'deki başlıca yuvasıdır. Kefalonia'nın engebeli, yeşil tepeleri ve vadileri bir dizi üzüm bağına sahiptir; adanın uçurumları ve güzel kumsalları, onu hareketli, canlı bir turistik nokta haline getirmektedir. Biraz daha otantik ve daha az turistik bir deneyim için; Syros, Amorgos veya diğer küçük ve daha az gelişmiş adalara gitmeyi deneyin. Ancak Kiklad Adaları'ndaki yaşam biçimini deneyimlemek istiyorsanız, Andros, ziyaret etmeniz gereken en orijinal yerlerden biridir.

Yunanistan'da yapılacak şeyler

Yunanistan'da takip edebileceğiniz çeşitli etkinlikler bulunmakta. En benzersiz olanlardan ve git gide daha da iyi bilinir hale gelmeye başlayanlardan biri, Atina'dan Selanik'e giderken Yunan Mitolojisinin 12 Tanrı'sının efsanevi sarayı olan Olimpos Dağı'nda birkaç gün geçirmektir. 

Yunanistan'da alışveriş

Ülkenizde de alabileceğiniz ancak Yunanistan'da (genellikle) taze olan ürünler; zeytinyağı, meyveler (karpuz, kantalup kavunu, şeftali, üzüm, çilek, vs.), beyaz peynir, yerel bazı ekmekler ve tatlılardır. İçeceklere gelince; "Retsina" ve "tsipouro" yerel içeceklerdir. Retsina tuhaf bir tada sahiptir. Tsipouro, "uzo" ve "rakı" gibi gerçekten sert bir içkidir. Eğer eve götürmek için biraz alırsanız, bu dörtlüyü diğer içkilerle karıştırarak içmeyin. Küçük heykeller ve antik Yunan sanat minyatürleri satın almak hoş olur; ancak dükkanlarda ucuz olanları arayın; neredeyse her zaman yarı fiyatına bulabilirsiniz. Turistlere hitap eden dükkanlar her zaman daha pahalıdır; güvenebileceğiniz bir yerlinin yardımı olabilir. Eğer yaz ayı ise, kesinlikle bir şapka satın alın. 

Yunanistan'da fiyatlar nasıl?

Fiyatlar ücretlere kıyasla çok korkunç. Petrolün litresi, Mayıs 2013 itibariyle 1,6-1,8 €'a mal oluyor. Bir paket sigara yaklaşık 3,5 € idi. Bir somun ekmek 0,60-0,80 € civarında. Bir barda alacağınız bir kahve 3-5 €, küçük bir bardaki bir şişe bira yaklaşık 5 €, alkollü içkilerin fiyatı 7-8 € idi. Aldi gibi bir süpermarketten su, peynir, süt, jambon, meyve, sabun, sağlık ve bakım ürünleri ve diğerlerini çok daha ucuza satın alabilirsiniz. Ancak fırınlarda ekmek daha ucuzdur. Toplu taşıma araçlarını kullanırsanız, şehir içindeki her yolculuk için yaklaşık 1 €, Atina dışındaki yerler için (20-30 km'den daha uzun mesafeler için) ise 5 € veya daha fazla ödersiniz. Şehirlerdeki otobüsler ve trenler geceleri duruyor; o zaman taksi gerekir. Minimum ücret, gece 2,65 € ve 0,30 €/km'dir ve gece tarifesi iki katıdır ve varış yeriniz şehir sınırlarının dışındaysa tarife yine iki katıdır. Havaalanından bir taksi alırsanız 3 Euro'luk bir ekstra ücret alınır (bagaj gibi belirli masraflar için tüm taksilerde olması gereken resmi kartı görmeyi isteyin). Ucuz yemek isterseniz, her çubuğu 2 €'a "souvlaki" (domuz eti veya tavuk parçaları) yiyebilirsiniz. Ancak genellikle bir kişi iki tane ile doyar. Öğle veya akşam yemeği almak için tavernalar restoranlardan daha ucuzdur. Bir tavernada kişi başı 12-20 € harcama yaparak yemek yiyebilirsiniz. Ana yemek genellikle 7-12 €, salata 7 € ve kola da 2 €'dur. Giysi, mayo, ayakkabı, çanta vb. ürünlere ihtiyacınız varsa, en ucuz dükkanlar (ancak hiçbir şekilde en iyisi değil), şehirlerin neredeyse her bloğunda bulabileceğiniz Çinlilerdir. Bir sinema biletinin fiyatı kişi başı 8 €'dur; perde arasında alınacak bir içecek veya atıştırmalık ise 5-8 € arasındadır. Plajlar genellikle ücretsizdir; ancak Atina çevresindeki çoğu plaj, kişi başına 4-5 € tutarında ücret almaktadır. Bazen ücretsiz plajlarda, şemsiyeleri veya tesisleri kullanmak için (isterseniz) fazladan ücret ödersiniz. Bahşiş genellikle %10'luk bir ekstradır; ancak bir barda 2 €'a bir kahve alırsanız, hakaret olarak kabul edileceği için 0,20 €'luk bir bahşiş bırakıp ayrılmamalısınız. Bu durumda Yunanlılar, 2 €'luk hesap için ya hiçbir şey bırakmazlar veya en az 0,40-0,50 € bırakırlar. Yunanistan'ı seviyorsanız ve bir daire kiralamaya karar verirseniz, turist olduğunuzu söylemeyin, çünkü sizden daha fazlasını isteyeceklerdir (fiyatları bilmediğinizi düşüneceklerdir). Güvenebileceğiniz bir Yunanlı bulun ve sizin adınıza pazarlık yapmalarına izin verin. Yunanlılar orta sınıf alanlardaki iki odalı dairelere 250-400 € ödemektedirler. Pahalı alanlarda 700 € (nadiren), yaşamak istemeyeceğiniz alanlarda da 180 € (nadiren) kira ödüyorlar. Elektrik ücreti ayda 60-100 € civarındadır. Klimayı veya ısıtıcıyı gün boyu açık tutan ve haftada bir kez çamaşır makinesi kullanan, her gün yemek yapan ve her gün sıcak suya ihtiyaç duyan tek bir kişi, ayda 80-100 Avro öder. Musluk suyu ayda 7-10 € civarındadır. Evde internet ve telefon, ayda 25-40 € civarındadır. Orta halli bir çift ayakkabı, yaklaşık 40 € (15 €'luk veya 300 € 'luk ayakkabılar da vardır), pantolon 20-80 €'dur. Memnun ayrılmak istiyorsanız kuaförlerin maliyeti 8-40 €'dur ve genellikle 20 € civarındadır. Evde pişirirseniz, patates 1-2 €/kg, zeytinyağı 4,5-6 €/litre, kızartma yağı 4 €/litre, domates 1-3 €/kg (mevsime göre değişir), et 5-12 €/kg, taze balıklar balık pazarında 10-20 €/kg (dondurulmuş etler ve balıklar çok daha ucuzdur) ve meyveler (mevsime de bağlı olarak) 1-5 €'dur. (Bu bölümdeki fiyatların tamamı Mayıs 2013 itibari iledir.)

Yunanistan'da para birimi

Yunanistan Avro'yu kullanıyor. Bu ortak para birimini kullanan birkaç Avrupa ülkesinden biri. Tüm Avro banknotları ve madeni paraları, tüm ülkelerde, alışveriş sırasında yasal olarak geçerlidir.

Bir Avro, 100 sent'e bölünür.

Avro'nun resmi simgesi € ve ISO kodu da EUR'dir. Sent için resmi bir sembol bulunmuyor.

• Banknotlar: Avro banknotları tüm ülkelerde aynı tasarıma sahiptir.
  
• Normal madeni paralar: Tüm avro bölgesi ülkeleri, bir tarafında kendine özgü ulusal bir tasarıma ve diğer tarafında da standart bir ortak tasarıma sahip madeni paralara sahiptir. Madeni paralar, kullanılan tasarıma bakılmaksızın, herhangi bir avro bölgesi ülkesinde kullanılabilir (örneğin, Finlandiya'nın bir avroluk madeni parası, Portekiz'de de kullanılabilir). 
  
• İki Avroluk madeni hatıra paraları: Bunların yalnızca "ulusal" tarafları normal iki Avroluk madeni paralardan farklıdır ve yasal olarak, serbestçe dolaşımdadırlar. Her ülke, kendi normal madeni para üretimlerinin bir parçası olarak belli bir miktarda bunlardan üretebilir ve bazen "Avrupa çapındaki" iki Avroluk madeni paralar, özel etkinlikleri anmak için üretilirler (örneğin, önemli antlaşmaların yıldönümleri). 
  
• Diğer madeni hatıra paralar: Diğer miktarlardaki madeni hatıra paralar (örneğin on Avro veya daha fazla), çok daha nadirdir. Tamamen özel tasarımlara sahiptirler ve genellikle göz ardı edilemeyecek miktarda altın, gümüş veya platin içerirler. Bu paralar teknik açıdan üzerlerinde yazılı olan değere sahipken, yapıldıkları maddelerin değeri veya koleksiyon değerleri genelde çok daha yüksektir. Bu nedenle, aslında bunları gerçek dolaşımda bulamazsınız. 

Ocak 2002'de drahmi'nin yerini Avro aldı.

Döviz büroları, özellikle büyük şehirlerde ve turistik alanlarda yaygındır. Banknotlara ek olarak, seyahat çeklerini de kabul ediyorlar. Ayrıca, ülkenin bazı bölgelerinde, özellikle Atina havaalanında, otomatik döviz bozdurma makineleri de bulunmaktadır. Ayrıca çoğu banka, genellikle, ABD doları ve Sterlin gibi bazı para birimlerini, döviz bürolarından daha iyi olan oranlarla, Avro ile değiştirecektir. Daha büyük meblağları değiştirmek, daha küçük olanları değiştirmekten daha ekonomik olduğu için, döviz bozma işlemleri için bankaların komisyon ücretleri, genellikle yapılandırılmıştır. Genellikle, yalnızca daha büyük, uluslararası standartlara sahip oteller, konukları için döviz bozma işlemi yapacaktır.

Yunan bankası Alphabank'ın şubeleri, ücret veya komisyon olmaksızın, American Express Avro Seyahat Çeki'ni ve American Express ABD $ Seyahat Çeki'ni, kendi olağan oranları üzerinden Avro'ya çevirecektir.

Bir bankada veya döviz bürosunda büyük miktarda para değiştirirken, çoğunlukla 50 € 'dan daha küçük banknotlar istemek iyi bir fikirdir. Birçok işletme, kısmen bozuk para kıtlığı yüzünden, kısmen de büyük banknotların sahte çıkabilmesi nedeniyle, 50 Avro'nun üzerindeki banknotları kabul etmeye gönülsüzdür. 

Kredi kartı ve ATM kartlarını kullanarak daha iyi döviz kurları alabilirsiniz. MasterCard, Visa ve Eurocard, perakende mağazalarında, otellerde ve seyahat/ulaşım acentelerinde (feribot, havayolu ve araba kiralama acenteleri dahil) yaygın olarak kabul edilmektedir. Ancak bazı lokantalarda kabul edilmemektedir. Yerel hediyelik eşya dükkanları, genellikle kartınızı kullanmanıza izin vermeden önce minimum bir satın alma işlemi gerektirir ve bu dükkanlar özel satışlar veya çok indirimli ürünler için kart kabul etmeyebilirler. ATM makineleri neredeyse her yerde bulunur; MasterCard/Cirrus ve Visa/Plus en çok kabul gören kartlardır. Çoğu ATM makinesi 5 haneli pin numaralarını kabul etmeyebilir. 5 basamaklı pine sahip ATM kartı kullanıcılarının, ülkelerinden ayrılmadan önce pinlerini 4 basamaklı olarak değiştirmeleri önerilir.

Çoğu ürün ve hizmet üzerinden, genellikle ürün fiyatına dahil edilen Katma Değer Vergisi (KDV) tahsil edilir. Ancak bazı dükkanlar, AB üyesi olmayanlara "Vergisiz" alışveriş hizmeti sunmaktadır. Bu, AB üyesi olmayanların, AB'deki çıkış limanlarında KDV iadesi talep edebilecekleri anlamına gelir. Dükkânı terk etmeden önce fişinizi isteyin ve bunu, AB'den ayrılırken aldığınız eşyalarla birlikte gümrük memuruna gösterin.

Yunanistan'da bahşiş

Yunanistan'da bahşiş vermek geleneksel değildir. Faturanın yuvarlanması söz konusudur. Örneğin, fatura 41,20 olduğunda, 41 hatta 40 isteyeceklerdir. 28,80 olduğunda, 29 ya da 30 verirsiniz. Bahşiş, onur kıran bir şey olarak kabul edilir ve takdiri göstermenin en iyi yolu, orayı tekrar ziyaret etmektir. Günümüzde bu, turistik bölgelerde tamamen kayboldu, ancak sıkça gidilen yerlerin dışında hala hayatta.

Bahşiş, kesinlikle önceden belirlenmiş bir yüzdeye dayalı değildir. Müşteriler, hizmetten ne kadar memnun kaldıklarına göre, bir kaç madeni para ile büyük miktarlardaki paralar arasında değişen bahşişleri masaya bırakırlar. Ancak genellikle 1-2 € gibi bir şey bırakırlar. Taksi şoförlerine bahşiş verilmesi nadirdir.

Yunanistan'da pazarlık yapılır mı?

Özellikle giyim, hediyelik eşya vb. gibi pek çok şey üzerinde pazarlık yapılabilir. Ayrıca, satın almakla ilgilendiğiniz şey için farklı noktalar deneyebilir; belirli bir ürünün farklı fiyatlarını görebilir ve en ucuzunu seçebilirsiniz.

Yunanistan'da ne yenir?

Yunan mutfağı, yerli geleneklerin ve yabancı etkilerin bir karışımıdır. Komşu İtalya ve Türkiye, Yunan mutfağı üzerinde büyük bir etki bırakmıştır ve Yunan mutfağında her iki ülke ile ortak yemekler bulunmaktadır. Geleneksel Yunan diyeti Akdeniz'e özgüdür ve sebzeleri, otları ve Akdeniz biomlarında bulunan tahılları kapsar. Bir deniz ulusu olan Yunanlılar, diyetlerine bol miktarda deniz ürünü katarlar. Yunanistan aynı zamanda büyük bir kuzu üreticisi ve tüketicisidir. Sığır eti, domuz eti ve özellikle tavuk da popülerdir. Zeytinyağı, Yunan yemeklerinde elzemdir ve limon ve domates yaygın kullanılan malzemelerdir. Yemek masasında her zaman ekmek ve şarap bulunur.

Yunanistan'daki mutfak, dünyadaki Yunan restoranlarında sunulanlardan esasen farklı olabilir. Yurtdışındaki Yunan restoranları, gerçekten otantik bir Yunan yemeği deneyimi sunmak yerine, müşteri beklentilerine daha fazla hitap etme eğilimindedir. Örneğin ünlü cayrolar (yee-ros), Yunanistan dışındaki menülerde yer alan ortak bir öğedir. Cayro bugün Yunanistan'da popüler bir fast-food öğesi iken, aslında göreceli olarak ithal bir yiyecektir (Türk döner kebabından uyarlanmıştır) ve Yunanlılar tarafından abur cubur olarak kabul edilmektedir. Asla evde servis edilmez ve genellikle fast-food türü yiyecekler bulundurmayan restoranların menülerinde yer almaz.

Yunanlılar yemek yemek için yaşarlar. Yemeği dışarıda yemek, Yunanistan'ın milli eğlencesidir ve ziyaretçiler için de değerli bir deneyimdir. Ancak, nereye gideceğinizi veya ne yapacağınızı bilmediğinizde deneyiminizin tadı kaçabilir. Geçmişte, çoğunlukla turistlere hitap eden restoranlar genellikle hayal kırıklığıydı. Neyse ki, ülkenin restoran endüstrisi son on yılda sofistike bir hale geldi ve artık turistlerin yoğun olduğu bölgelerde, özellikle Yunanlı turistler ile de popüler olan bölgelerde, mükemmel restoranlar bulmak mümkün. Bu nedenle, Yunanlıların yemek yedikleri yerlerde yemek, iyi bir fikir olmaya devam etmektedir. (Yunanlıların yemek yediği saatler, 21:00-23:00 saatleri arasıdır.) En iyi restoranlar, size sadece bölgesel lezzetlerle birlikte geleneksel Yunan mutfağını değil, aynı zamanda Yunanistan'ın en son mutfak eğilimlerini de sunacaklardır. Hesabı istediğinizde aldığınız küçük bir tatlı, samimiyetin iyi bir işaretidir. Kötü işaretler ise; tatlıların menüde listelenmiş olması; dışarıda duran bir garsonun müşteri çekmek için bağırması ya da siz hala masada otururken garsonun tabağınızı önünüzden almasıdır (geleneksel olarak müşteri gidene kadar her şey masada bırakılır; masada boş yer bulmak zor olsa bile bu böyledir).

Çin, Fransız, İtalyan mutfakları ve uluslararası çağdaş mutfaklar gibi çeşitli seçenekler sunan restoranlar da ülkede varlığını sürdürmektedir.

Vejetaryen yemekler

Yunanistan'da vejetaryenlik alışılmadık bir durumdur ve sadece vejetaryenlere hitap eden restoran neredeyse yoktur. Bununla birlikte, Yunanlılar geleneksel olarak, kişi başına kuzey Avrupalılardan ve Kuzey Amerikalılardan daha az et yerler ve Yunan mutfağında sayısız vejetaryen yemeği bulunmaktadır. Yunanlılar et ve süt tüketirler, ancak diyetlerinin büyük bir yüzdesi bakliyat, sebze, yeşillik ve meyvelerden oluştuğundan, bir vegan veya vejetaryen ziyaretçinin Yunanistan'ın dört bir yanındaki çok çeşitli vejetaryen yemeklerini bulmada herhangi bir zorluğu olmayacaktır. Porto Club seyahat acentesi, vejetaryenler ve veganlar için hazırlanan bir dizi tur sunmaktadır.

Yunanistan yöresel yemekleri

Geleneksel fast food yiyecekler; kızarmış bir pide içine sarılmış kızarmış domuz eti veya kızarmış tavuk (ve nadiren sığır eti) ve garnitürlerden oluşan cayrolar (γύρος, "GHEER-ohs", İngilizce gyros); ızgara şiş olan souvlaki (σουβλάκι, "soov-LAH-kee"); süzülmüş yoğurt, zeytinyağı, sarımsak, ince doğranmış salatalık, dereotu veya nane ile yapılan tzatziki (τζατζίκι) gibi Yunan sosları; ve genellikle iyice kızartılmış, tuzlanmış morina balığı ile servis edilen sarımsaklı bir patates püresi olan skordhalia (σκορδαλιά)'dır. 

Geniş kıyı şeridi ve adaları ile Yunanistan mükemmel deniz ürünlerine sahiptir. Izgara ahtapotu ve achinosalata'yı (limon ve zeytinyağında deniz kestanesi yumurtaları) deneyin. Yasa gereği, donmuş deniz ürünleri menüde olduğu gibi işaretlenmelidir. Kilogram ile satılan taze balık çok pahalı olabilir. Bütçenizi düşünüyorsanız, sipariş vermeden önce istediğiniz miktarın kaça mal olacağını sorun.

Yunan salatası ("ülke salatası" olarak adlandırılan "HorIAtiki"); domates, salatalık, beyaz peynir ve soğanın bir karışımıdır. Birkaç zeytin, bazen yeşil biber veya diğer sebzeler ve kekik ile süslenir. Geleneksel olarak sadece zeytinyağı eklenir. Salata sosu veya marul, sadece turistik odaklı restoranlarda eklenir.

Ayrıca şunlar da popüler yemeklerdir:

• Musakka; patlıcan, kıyılmış et, domates ve beyaz sos ile yapılan zengin bir fırın yemeğidir.
  
• Pastitsio, lazanyanın bir çeşididir. 
  
• Stifado, şarap ve tarçın ile birlikte güveçte pişirilen et parçaları ve soğandan oluşan yemektir.  
  
• Spetzofai, aslen Pelion Dağı bölgesine aittir. Sosisin biber ve domatesle kavrulmasıyla yapılır.  
  
• Sahanaki; kızarmış, yarı sert peynirdir. 
  
• Paidakia; ızgara kuzu pirzoladır ve oldukça popülerdir. Kuzey Amerikalıların kuzu pirzolalarından daha ağır bir tada ve sert bir dokuya sahiptir. 
  

Kızarmış patates (çoğunlukla menülerde cips olarak listelenir) hemen hemen her yerde bulunan bir Yunan yemeğidir. Taze yapılıp hala sıcakken servis edildiğinde çok iyi olabilirler. Patates kızartması genellikle kendi başına iyi olmasına rağmen, tzatziki sosu ile de iyi gider.

Tatlı olarak, bal ve kıyılmış fındık ile doldurulmuş, ince açılmış yufkalardan yapılan baklava veya mille feuille'ye benzer bir muhallebi turtası olan galaktoboureko isteyin. Diğer hamur işleri de tatmaya değer. Denenmesi gereken başka bir tatlı, ballı yoğurt: Yunanistan'daki yoğurtlar Danone mağazalarında gördüğünüzden gerçekten farklıdır. Yunanistan'daki hakiki yoğurt, %10 yağa sahiptir. Karpuz gibi meyveler de yazın yaygın olarak tüketilmektedir.

Kahvaltı için yerel pastanelere (fourno'lara) gidin ve bir çeşit peynirli turta olan taze tiropita'yı; ıspanaklı turta olan spanakopita'yı; muhallebi dolulu turta olan bougatsa'yı ya da kıtır kıtır, kendi başına da çok lezzetli, geleneksel köy tipi bir ekmek olan "horiatiko psomi" yi deneyin. Bunların hepsi, Yunanlılar arasında popüler olan, lezzetli ve hızlı kahvaltılıklardır. Her fırın, hamur işlerini kendine özgü tariflerle yapıyor. Asla hayal kırıklığına uğramayacaksınız. Bu hamur işleriyle yakındaki Kafeneion'a gidip orada bir Yunan kahvesi ile yiyebilirsiniz.

Popüler bir içecek, Nescafé, su, şeker ve bazen sütle yapılan frappedir. Frappe köpüklüdür ve buz ile servis edilir.

Giriş ücreti

Restoranlarda resmi olarak bir giriş ücreti alınması yaygındır (fişte belirtilir). Bu ücret kişi başına 0,30 € ila 2 € arasındadır; ancak 2 €'yu geçiyorsa, gerçekten başka bir yerde yemek yemeyi düşünmelisiniz.

Fast food

McDonald's ve Pizza Hut, son 15 yılda Yunanistan'da önemli bir yer edindi. Bununla birlikte, popüler yerel zincirler sebebiyle güçlü bir rekabetle karşı karşıyalar ve özellikle Atina dışında yerliler arasında gerçekten popüler değiller.

Goody's, ülkedeki en popüler fast-food zinciridir ve ülke çapında sayısız satış mağazası ile çok çeşitli fast food yemekleri sunmaktadır. Kola ile birlikte bir hamburger 3-5 € tutarındadır. Ayaküstü atıştırmalıklarda uzmanlaşmış daha yeni bir zincir ise Everest'dir. Ayrıca Selanik'de Subito'yu bulabilirsiniz. Flocafé, kahve ve tatlıları ile popülerlik kazanmaktadır. Cayro gibi tipik fast-food yiyecekleri sunan birçok bağımsız fast-food işletmesi de bulunmaktadır. Bu küçük işletmelerin çoğu, geceleri geç saatlerde açıktır ve gençler arasında geceyi dışarıda geçirdikten sonra eve dönerken uğranan yerler olarak popülerdir.

Yunanistan'da ne içilir?

Yunanistan'da içip eğlenmek isteyenlerin, aşağıda anlatılan ve çoğunlukla Avrupa standartlarına göre ucuz ve genellikle kaliteli olan ve serbestçe temin edilebilen geleneksel yerli Yunan ürünlerine sadık kalmaları önerilir. Yunanlılara ait olmayan alkollü içecekler, eğer orijinal ise pahalıdır. Eğer ucuzsa, bazen, özellikle gençlere hitap eden ada barlarında, viski, cin vb. nin taklidi olan, yerel olarak damıtılmış bir alkol olabilir. Barmenlerin içkinizi hazırladığını görebileceğiniz saygın yerlerde içmeniz daha iyidir.

Su

Sipariş ettiğiniz her içecekle birlikte, geleneksel olarak, özellikle de herhangi bir kahvenin yanında bir bardak su servis edilir. Hatta bazen önce bir bardak su sunulur ve sonra da ne içmek istediğiniz sorulur. Bazen bir bardak yerine bir şişe su da alabilirsiniz. Turistik bölgelerde su içmek istediğinizde, bunu istemek zorunda kalabilirsiniz. Bir kahveyle su almıyorsanız, bir turist tuzağına basmışsınız demektir. Ayrıca, açık bir şekilde bir bardak su yerine bir şişe su istemediyseniz ve sizden şişe suyun ücretini almaya çalışıyorlarsa, ödemeyi reddetmelisiniz.

Bir turistin ziyaret ettiği birçok yerde musluk suyu içilebilmektedir. Şüpheniz varsa, otelinize sorabilirsiniz. Genellikle içilebilir olmasına rağmen, özellikle küçük adalarda (dışarıdan getirildiği ve çok klorlu olduğu için) suyun tadı çok iyi değildir ve birçok Yunanlı gibi birçok ziyaretçi de şişelenmiş suyu tercih eder. Yasalar gereği dükkanlardaki su fiyatları kabul edilebilir sınırlar içinde kalmalıdır. Bu fiyatlar, İngilizce konuşulan ülkelerden daha ucuzdur. Yarım litrelik bir şişe suyun fiyatı (Mayıs 2013), cadde üzerinden alırsanız 0,50 €, bir süpermarketten alırsanız 0,15 €'dur.

Şaraplar

Yasa gereğince Yunanistan'da alkol satın alabilmek veya içebilmek için, 17 yaşında olmalısınız ve özellikle yiyecek satan mekanlarda, fotoğraflı kimlik, seyrek de olsa sorulacaktır (pek çok bağımsız fast food satış noktası, alkol servisi yapmaktadır).

Antik dönemlerden beri şarap üreten bir ülke olan Yunanistan, alkolle kuvvetlendirilmiş şaraplar ve hatta köpüklü şaraplar da dahil olmak üzere, yerli ve ithal üzüm çeşitlerinden yapılmış, çok çeşitli yerel şaraplar sunmaktadır. Üretim nispeten az, maliyetler oldukça yüksek olduğundan ve ihracat için az miktarda şarap kaldığından, Yunan şarapları genel olarak uluslararası pazarda mevcut değildir. Bununla birlikte, son on yılda Yunan şarapları, yeni nesil şarap imalathanelerinin yükselişiyle, birçok uluslararası ödül kazandı. İhracat da artmakta.

Şarap (Krasi: κρασί / oenos: οίνος), çoğu Yunanlının tercih ettiği içecektir.

Hemen hemen her tavernanın, genelde iyi kaliteli ve ucuz "fıçı şarabı" vardır (litresi 6-8 €'dur; ancak turistik bir bölgede olduğunuzda sipariş etmeden önce bunu kontrol edin.).

Tatlı şarap genellikle tercihiniz olmasa bile, gittiğiniz mekanda varsa, Imiglyko (yarı tatlı) kırmızıyı deneyin. Bildiğiniz her şeyden farklı bir tadı vardır.

Retsina, sert, ayırt edici bir tada sahip "reçineli" bir şaraptır. Lezzeti, şarap şişelerinin ağzını kapatmak için kullanılan tıkaçların, çam reçinesinden yapılmış olmasından gelir. En tanınmış ve ucuz olanı ise, "Kourtaki Retsina" dır.

Şişelenmiş şaraplar giderek daha pahalı hale geldi. Yeni başlayanların denemeye değer bulabileceği bazıları, Santorini'nden beyaz şaraplar, Naoussa ve Drama'dan da kırmızı şaraplardır. Süper marketlerde tüm şaraplar ve alkollü içecekler daha ucuzdur. Ancak onları küçük şişelerde saklamadıkça, bir barda tüketemezsiniz.

Bira

Bira (bira: μπύρα) ülke çapında tüketilse bile, bira için Yunanistan'a gelmeyin. Yaygın olarak sunulan yerel çeşitler, Mythos ve Alpha'dır; ancak Yunanlılar çoğunlukla, Heineken ve Amstel gibi Yunanistan'da lisans alınarak üretilen Kuzey Avrupa biraları içmektedirler. Heineken, "yeşil" olarak bilinir; onu, "Mia Prasini" diyerek sipariş edin.

Kalite açısından, Craft adında bir bira fabrikası/restoran (2 litrelik olan biraları, büyük süpermarketlerde de mevcuttur) ve Piraiki Zythopoiia gibi yeni, organik bira üreticileri de bulunmaktadır.

Likör

En ünlü yerli Yunan likörü, şeffaf ama su ile karıştırıldığında kendiliğinden süt beyazına dönen, anason aromalı (%37,5), sert bir içki olan uzo (ούζο)'dur. Anakarada yaşayan Yunanlılar, uzoyu buzla içmezler; turistler ve Yunan adalarında yaşayanlar ise genellikle buzla içer. 200 ml'lik bir şişe uzo, süpermarkette 2 € 'nun altında olabilir ve pahalı lokantalarda bile nadiren 8 €' nun üzerine çıkar. Mytilene (Lesbos), özellikle uzosu ile ünlüdür. "Mini" ve "Number 12" iki çok popüler markadır. "Sans Rival", en sert uzolardan biridir. "Arvanitis" çok daha hafiftir."Barba Yianni" ve "Aphrodite", sert uzolardır; daha pahalıdırlar ve uzmanlar tarafından beğenilmektedirler.

Rakı veya tsikoudia, şarap yapılırken sıkıştırılan üzümlerin kalıntıları kaynatılarak üretilen İtalyan grappa'sının (bir çeşit brendi) Yunan eşdeğeridir. Oldukça serttir (alkol oranı %35-40) ve yaz aylarında soğuk servis edilir. Süpermarketlerden veya köy mağazalarından satın alırsanız, az ödersiniz. Rakı üretme süreci, bir erkek etkinliği haline gelmiştir. Çünkü erkekler, rakı üretmek için toplanırlar ve içki, damıtıcıdan sıcak çıktığı için, sürekli rakıyı denemek suretiyle sarhoş olurlar. İşler durumdaki bir rakı damıtma imalathanesi, Heraklion'daki İppikos Omilos İrakleiou'da teşhir ediliyor; ancak böyle yerler, çoğu büyük köyde bulunabiliyor. Kuzey Yunanistan'da bu yerlere tsipouro (τσίπουρο) denir. Girit'de rakı, geleneksel olarak akşam yemeğinden sonra alınan bir içki olarak kabul edilir ve çoğunlukla meyve ile servis edilir.

Kahve

Kahve (kafes: καφές), Yunan kültürünün önemli bir parçasıdır.

Ülke, özellikle 35 yaş altı Yunanlılar için popüler mekanlar olarak hizmet veren kafetéria'lar (kafeler) ile çevrili. Oldukça modaya uygun -yine de rahat- mekanlardır ve kahve, şarap, bira, alkollü içecekler, aperitifler, tatlılar ve dondurma gibi çeşitli yiyecek ve içecekleri servis etmektedirler. İlkbahar, yaz ve sonbahar aylarında, tüm kafetéria'lar açık havada masalar/oturma yerleri sağlıyorlar. Buralar, akşamüstüleri ve akşamları kalabalık oluyor. Ayrıca bazı kafetéria'lar, bar olarak da hizmet veriyor.

Kafeneia (kahvehaneler), geleneksel olarak İrlanda'daki köy pabı benzeri bir işleve hizmet eden, en küçük köyde bile bulunan mekanlardır. Buraların müşterileri büyük çoğunlukla 50 yaş üstü erkeklerdir. Ancak erkek ya da kadın, genç ya da yaşlı, Yunanlı ya da yabancı olsun, herkes ağırlanır ve son derece nazik davranılır. Ancak, bu ölçüde kültürel bir ilişki kurmakla ilgilenmiyorsanız, kafeneia'yı oldukça sıkıcı bulabilirsiniz.

Geleneksel olarak kahvenin telvesi, fincanın dibinde bırakılır. Aslında Türk kahvesinin biraz daha hafif bir versiyonudur; ancak Yunanistan'da yalnızca "Yunan kahvesi" ("ellinikós kafés" veya sadece "ellinikós")olarak bilinir. Orijinal Türk kahvesinden biraz daha hafif olmasına rağmen, fincanın dibinde kalın, sert, siyah bir telve bırakır. Yunan kahvesi, küçük bir fincanda ya şekerli ya da şekersiz olarak servis edilmektedir. Özellikle belirtmezseniz, kahve genellikle orta şekerli servis edilir. Yunan kahvesi, geleneksel olarak, bir ocağın üzerinde, "briki" adı verilen özel küçük bir cezvede kahve ve su kaynatılarak yapılırdı. Günümüzde gittikçe artan bir şekilde, bir espresso makinesindeki buhar, brikideki su/kahve karışımına çekilerek yapılmaktadır ve kalitesiz bir kahve ortaya çıkmaktadır. Kahve yapmak için hala ocak kullanan bir yer bulursanız, orada yapılanın geleneksel kahve olduğundan emin olabilirsiniz.

Sıcak yaz aylarında, kafetéria'lardaki en popüler kahvelerden biri, frappé (φραπέ)'dir. Frappé, çözünür (hazır) kahvenin buzla hazırlanıp çalkalanmasıyla yapılır. Aslında bu orijinal bir Yunan kahvesidir. Sütle ya da sütsüz, şekerli ya da şekersiz sipariş edilen, ferahlatıcı bir içecektir.

Kahve ayrıca espresso tarzı, French press (kahve demleme aparatı, ağırlıklı olarak otellerde bulunur) ve modern filtre teknolojisi ile yapılabilir. Filtre kahve bazen Γαλλικός: gallikos ("French/Fransız") olarak bilinir ve bu da press yöntemiyle karıştırılmasına neden olabilir. En iyisi, açık bir şekilde filtre kahveyi ifade eden Φίλτρου: filtrou istemektir. Eğer siyah kahve istediğinizi söylerseniz, istediğiniz şeyi kimse anlamayacaktır; o nedenle siyah kahve istememek en iyisidir.

Espresso freddo ya da cappuccino freddo, son on yılda popülerlik kazanmıştır ve bunlar Yunanistan'ın her yerinde en popüler kahvelerdir. Espresso freddo, sadece espresso + buzdur. Cappuccino freddo ise, espresso + buz + soğuk süt köpüğünü ifade eder. 

Buzlu çay

Kitlesel sektör tavernalarında ve kafelerde buzlu çay, genellikle hazır buzlu çay anlamına gelir. Demlenerek hazırlanmış buzlu çayı tercih ederseniz, bunu belirtin.

Yunanistan otelleri

Yerel geleneklerden ve yaşamın telaşsız ritminden hoşlanıyorsanız, aile tarafından işletilen küçük pansiyonlar, deneyiminizi zenginleştirmenin en iyi yoludur. Sahipleri ve personelleri, normalde büyük otellerde karşılaştığınız kişisel olmayan hizmete kıyasla samimi ve açık görüşlüdür.

Daha büyük bir bütçeniz varsa, bir villa kiralamak, lüks ve müthiş bir fikirdir. Villalar normalde sahile yakındır veya sahildedir ve size daha fazla alan ve harika bir manzara sağlar.

Özellikle adalardaki ve hatta Atina'daki ve diğer büyük şehirlerdeki Yunanistan otelleri, basit kuruluşlar olma eğilimindedirler. Odalar genellikle küçüktür ve çoğunlukla elde tutulan bir duş başlığı olan duşlu banyolar daha küçüktür. Banyo küveti varsa, genellikle bu, oturulan bir banyodur. Bazı yerlerde duş perdeleri yoktur. Klozetler genellikle elverişsizdir ve bazen sadece bir gardırop bulunur. Artı tarafı, böyle otellerin genellikle bir balkona (bazen minik olsa da) ya da özel veya tüm odalar tarafından paylaşılan büyük bir verandaya sahip olmalarıdır (bunlar genellikle sıkışıklık hissi vermemesi için yeterince geniştir). Temizlik standartları, daha basit yerlerde bile genellikle iyidir. Daha lüks konaklama isteyenler, genelde şehirlerde ve daha popüler adalarda bulabilirler; ancak otelin kalitesini güvenilir kaynaklardan kontrol etmeniz gerekir.

Artık çoğu Yunan otelinin, hatta daha küçük olanlarının bile web siteleri bulunmakta. Rzervasyonları e-postayla alıyorlar, ancak bazen faks, iletişim kurmak için daha güvenilir bir yoldur. Ayrıca, rezervasyon yapmak için Yunanlı ve uluslararası olmak üzere çok sayıda otel rezervasyon servisi bulunuyor ve bazen bunlar daha ucuz oluyorlar. Otel seçmeyle gerçekten ilgili değilseniz, yoğun sezonda, hafta sonu tatillerinde ve büyük tatillerde oda bulmanın zor olduğu kalabalık adalar haricinde, genellikle çok fazla sorun yaşamadan, kapı müşterisi olarak da bir yer bulabilirsiniz. Bir oda bulmakta sıkıntı yaşarsanız, yerel bir seyahat acentesini (tercihen saygın bir rehber kitap tarafından onaylanmış olan) deneyin veya alternatif olarak bir kafenin sahibine, bildiği kiralık bir oda olup olmadığını sorun. 

Bazı adalarda (yerden yere değişmesine rağmen), konaklama işletmeleri sahipleri, oda sunmak için gelen feribotları karşılarlar. Genellikle sizi limandan otele taşıyacak bir minibüsleri de vardır ve size otellerinin buroşürlerini de göstereceklerdir. Bu yerler mükemmel derecede meşrudur, bazen en değerli yerlerdendir. Özellikle odalarını doldurmaya çalışan çok sayıda otel işletmecisi limanda bulunuyorsa, konaklama ücretini müzakere edebilirsiniz. Bir oda veya stüdyo için 20-25 EUR aralığındaki fiyatlar, sezon ortasında nadir değildir. Ancak, bu oteller, limandan birkaç adım ötede ya da kasabadan bir mil uzakta olabilirler. Bu yüzden böyle bir teklifi kabul etmeden önce, konumuyla ilgili iyi bir fikre sahip olduğunuzdan emin olmak en iyisidir.

Rehber kitaplarda listelenen yerlerin, önceden ayrıltılması gerekir ve bu yerler daha pahalı olurlar.

Günümüzde Yunan odalarında genellikle klima bulunuyor. Eğer bu sizin için önemliyse, rezervasyon öncesi sorun. Kalın taş duvarlara sahip eski geleneksel binaların bazı odalarında buna gerek olmayabilir. Belki görüntüsü çok bulanık olabilir ancak televizyon da mevcuttur. Televizyonun sadece Yunan kanallarını gösterdiğini görebilirsiniz. Oda telefonları daha ucuz yerlerde nadiren bulunur.

Bir Yunan otel odasında karşılaşmanızın muhtemel olduğu ana sorun, gürültüdür. Yol üzerindeki her şeyin, trafik gürültüsünden muzdarip olması muhtemeldir. Büyük bir yol üzerinde olmayan otellerde bile, dışarıdaki kaldırımın, Yunanistan'ın kötü şöhretli, yüksek sesli motosikletleri tarafından bir süper otoyol olarak kullanıldığını görebilirsiniz. Yakındaki tavernalar ve kulüpler de yüksek sesli olabilir. Gürültü konusunda endişeleriniz varsa, otelin konumunuzu dikkatli bir şekilde seçmek mantıklı olur. En sessiz olanlar, muhtemelen kasaba ya da köylerin eski kesimlerinde bulunurlar ve sadece merdivenlerle erişilebilirler.

Otellere ek olarak, hemen hemen her popüler Yunan destinasyonunda, stüdyo veya bazen de apart olarak adlandırılan, kendi yemeğinizi pişirme imkânı sunan konaklama birimleri bulunmaktadır. Genellikle bunlar oteller tarafından işletilirler. Bir otel, kendi yemeğinizi pişirebileceğiniz birimleri de içerebilir veya otelin yöneticileri, mutfak imkanlarının bulunduğu apart binalarını ayrı olarak işletebilirler. Seyahat rehberlerinde sıkça yer almayan bu stüdyolar, çoğu gezgin için kesinlikle uygun bir seçenektir. Tipik olarak, bir stüdyo, bir otel odasından daha geniş bir odadan oluşur ve içinde bir lavabo, küçük bir buzdolabı ve bir ocak bulunur. Genellikle özel balkon veya veranda, televizyon ve klima, nadiren bir oda telefonu vardır ve hemen hemen hiç internet erişimi yoktur. Bir otelin aksine, bir ön büro yoktur. Kahvaltı veya diğer yiyeceklerin servisi de bulunmaz ve yalnızca iki ya da üç günde bir temizlik servisi olabilir. Stüdyolar genellikle otelden daha sessiz ve daha doğal konumlarda olurlar. Bir otelin tam hizmetine gerek duymayanlar için, parasına göre daha iyi konaklama olanağı sunan stüdyolar, çekici bir alternatif olabilir ve yiyeceklerinizi kendiniz hazırlayarak tasarruf etme şansı yakalayabilirsiniz.

Yunanistan'da eğitim

AB ülkelerinden gelen öğrenciler, çok sayıda yere ücretsiz girebilirler. Diğer ülkelerden gelen öğrencilerin giriş ücretleri ise indirimlidir. Bunun için, Uluslararası Öğrenci Kimlik Kartınızı yanınıza almalısınız.

Modern Yunancayı öğrenmekle ilgilenen yabancılar için dil eğitimi veren birkaç okul bulunuyor. Bunların çoğu İngilizce konuşanlar için tasarlanmıştır, ancak bazı okullarda, anadili diğer diller olan insanlar için de kurslar bulunmaktadır. Bazı okullar Atina'da, bazıları Selanik'dedir (Selanik Aristoteles Üniversitesi'ndeki, Modern Yunan dilinin en iyi okuludur). Diğerleri ise adalarda yer almaktadır ve dil eğitimini tatil ile birleştiren bir konut programı sunan merkezlere sahiptirler. Bazıları sınıflara ek olarak, bireysel özel dersler de sunuyor. Bazı iyi kurulmuş dil programları, Ikarian Center, The Hellenic Culture Centre (Yunan Kültür Merkezi, Ikarian Center'ın kardeş kuruluşu) ve The Athens Center'dır.

Yunanistan'da çalışma

AB, Norveç, İzlanda ve İsviçre vatandaşları Yunanistan'da herhangi bir kısıtlama olmaksızın çalışabilirler.

AB üyesi olmayan çoğu ülkenin vatandaşlarının Yunanistan'da çalışmak için vize almaları gerekir. Bununla birlikte, Antigua ve Barbuda, Bahamalar, Barbados, Mauritius, Saint Kitts ve Nevis ve Seyşeller vatandaşları, 90 günlük vizesiz kalış süreleri için vizeye veya herhangi bir izne gerek olmaksızın Yunanistan'da çalışabiliyorlar. 

Yunanistan'da güvenlik

Yunanistan genelde seyahat edenler için güvenli bir yerdir. Sizinle etkileşime giren insanların büyük çoğunluğu dürüst ve yararlı olacaktır. Yukarıda verilen ayrıntılı bilgiler, yolcuları, karşılaşacakları küçük ancak sıfır olmayan risklere karşı önceden uyarmayı amaçlamaktadır. Ayrıca kendilerine yasadışı göçmen gibi görünen insanlara saldıran, ırkçı ve aşırı sağcı gençlerle ilgili ciddi bir sosyal sorun bulunmaktadır.

Suç ve hırsızlık

Şiddet içeren suç ve hırsızlık oranları düşüktür; kamu düzensizliği nadirdir ve halka açık yerlerde sarhoşluk genellikle hoş karşılanmaz. Ziyaretçiler buranın güvenli bir destinasyon olduğunu bilerek rahatlamalıdırlar. Ancak yabancı turistlerin kendi ülkelerinde yaptıkları gibi temel önlemleri almaları daima tavsiye edilir. Son zamanlarda hırsızlıkta bir artış oldu ve yerli halktan bazıları, bunun için göçmen akınını suçlamakta tereddüt etmeyeceklerdir.

Ziyaretçilerin suç ve hırsızlıkla karşılaşma ihtimallerinin bulunduğu yerler, muhtemelen aşırı kalabalık yerlerdir. Atina'daki metro ve turistik bölgeler; ucuz uçuşlar, ucuz odalar ve ucuz içki sebebiyle Yunanistan'a gelen genç yabancılarla doludur. Böyle kötü şöhretli yerler; Rodos'daki Faliraki (yeni seçilen sert bir belediye başkanı sayesinde sakinleşti), Korfu'daki Kavos, Girit'de Malia ve son olarak Ios (ancak buranın biraz daha sakinleşmiş olduğu söyleniyor)'dur. Bu yerlere gelen ziyaretçilerin çoğu, rahatsız edilmeden evlerine geri döndüler. Ancak onlardan hırsızlık, kamusal ahlaksızlık, cinsel saldırı ve alkol nedenli şiddet ile ilgili artan ihbarlar geldi. Hem failler hem de mağdurlar genellikle genç yabancılardır, ancak bazen yerel halktan kimseler de olaylara karışmıştır. Yetkililer, bu faaliyetleri durdurmak için bu alanlardaki polis varlığını artırdı. Yine de, bu yerlere gelen ziyaretçilerin, başta gece geç vakitlerde olmak üzere, bela gibi görünen her şeyden kaçınmaları ve alkole aşırı müsamaha göstermelerinin başlarını belaya sokma ihtimallerini arttırdığını unutmamaları iyi olur.

Dolandırıcılar

Turistlere karşı yapılan ve en çok bildirilen dolandırıcılık, barlarda içki ve hizmetler için aşırı yüksek ücretlerin talep edilmesidir. Bu, özellikle Atina'nın merkezinden, ancak bazen diğer şehirlerden ve hatta daha büyük ada şehirlerinden bildirilmektedir. Genellikle gece vakti, bir çok barın bulunduğu bir mahallede, bir Yunanlı, yalnız bir erkek turiste dostça yaklaşarak "içki içmek için bildiğim harika bir bar var" şeklinde bir davette bulunabilir. Bara girince, bir çift şirin hanımefendiye katılırlar. Bu hanımlar, derhal içki (çoğunlukla şampanya) sipariş etmeye başlarlar. Akşamın sonunda, astronomik bir hesap sunulur ve aniden ters ters bakan bir çift eşkıya görünür ve ödeme için zorlarlar. Bu dolandırıcılığın işe yaramasının nedeni, Yunanlıların çoğunun ziyaretçilere yakın olma geleneğine sahip olması ve sizinle sohbet eden neredeyse tüm Yunanlıların herhangi bir art niyetinin olmayacak olmasıdır. Fakat yukarıda açıklanan koşullarda bir Yunanlı size yaklaşırsa, davetini kibarca ve sıkı sıkıya reddetmek en güvenli yöntemdir. Ayrıca paranızı sokakta bozdurmayı kabul etmeyin ve biri sizden 20 veya 50 Avro'luk bir banknotu bozmanızı isterse, reddedin (sahte alabilirsiniz).

Fotoğraf kısıtlamaları

Askeri tesislerin veya diğer stratejik bölgelerin fotoğraflarını çekmek kesinlikle yasaktır. Yetkililer ihlalleri oldukça ciddiye alacaklardır. Fotoğraf çekmeyi yasaklayan işaretlere uyun. Aslında, Yunan donanma gemileri, hava limanları veya herhangi bir uçak, hatta sivil olanlar da dahil olmak üzere, askeri önem taşıyan şeylerin fotoğraflarını çekmemek en iyisidir. Yunan makamları böyle şeyler hakkında çok hassas olabilirler. Birçok müze izin olmadan fotoğraf çekilmesini yasaklar. Bazıları yalnızca flaşı veya tripod fotoğrafçılığını yasaklar. Çoğu da, saygısızlık saydıklarından, ziyaretçiler tarafından, yanlarında duran insanlarla beraber objelerin (heykel vb.) fotoğraflarının çekilmesini istemez. Müzelerde bulunan görevliler, eğer elinizde bir kamera veya cep telefonu görürlerse, size seslenmekte acele davranırlar.

Eski gelenekler

Yunanistan, antik eserlerin ihracatı ile ilgili çok katı kanunlara da sahiptir. Bu kanunlar sadece antik objeleri değil, aynı zamanda sikkeleri, ikonları, halk sanatını ve arkeolojik alanlardan alınan taş parçalarını da içerebilir. Antik olarak kabul edilebilecek herhangi bir şey almadan önce, ülkeden alınabilecek şeylerle ilgili mevcut yasaları bilmelisiniz. Kısacası, 1830'dan önce yapılan tüm nesneler, antik eserler olarak kabul edilir ve Bakanlık tarafından korunur. Arkeolojik değeri olan herhangi bir parçayı ülke dışına çıkarmayı veya satın almayı hiç düşünmeyin; çünkü ya sahte olabilir ya da arkeolojik değeri olan eserlerin kaçakçılığını yapmaktan derhal havaalanında tutuklanırsınız.

İlaçlar

Yunanistan, Avrupa'daki en sıkı uygulanan uyuşturucu kanunlarına sahiptir ve turistler bu kanunlardan muaf değildir. Size kimse ne söylerse söylesin, marihuana da dahil olmak üzere, Yunanistan'da uyuşturucu kullanmak kesinlikle hoş değil. Dahası, böyle bir davranış halk tarafından şiddetle reddedilir ve kesinlikle birisinin Polisi aramasına ve tutuklanmanıza neden olur. Çok küçük bir miktar bile sizi ciddi bir sıkıntıya sokmak için yeterlidir. Hatta en düşük miktardaki bir uyuşturucuyu bile başkasına teklif etmeyi düşünmeyin. Aksi takdirde, birkaç yıllık hapis cezasına çarptırılabileceğiniz, uyuşturucu satma suçuyla kovuşturmaya maruz kalma riskine sahip olursunuz. 

Yunanistan'da trafik

Yunanistan'daki yabancılar için en büyük tehlike, muhtemelen caddeden karşıya geçme işidir. Trafik küçük kasabalarda bile kötü olabilir ve hatta Atina'da ve diğer Yunan şehirlerinde korkunç olabilir; kaza oranı da yüksektir. Yayalar, yeşil ışıkta geçerken bile dikkati elden bırakmamalıdır. Aynı şekilde, Yunan yollarında her yıl 1400 kişi ölmektedir (bu istatistik Avrupa Birliği'ndeki en yüksek oranlardan biridir). Bunların çoğunda, saldırgan sürüş alışkanlıklarına veya sürücü ya da yayanın cep telefonuyla konuşmasına atfedilir. Sürücüler çoğunlukla, daha az zaman kaybetmek için şeritten şeride zikzak çizerler. Güvende kalın.

Yunanistan'da sağlık

Yunanistan'da sağlık hizmeti

Hem seçmenlerden hem de siyasi kuruluştan sağlık reformu çağrısı yapılmasına rağmen, ülkenin sağlık sistemi BM'nin bir kolu olan Dünya Sağlık Örgütü'nden (WHO) çok yüksek not aldı. Ancak, birçok vatandaş, uzun süreli hastanede kalışlar için özel sağlık bakımını tercih etmektedir. Belirli bir hastanenin veya kliniğin yaşına ve yapısına bağlı olarak, hizmetler yeterli ile mükemmel arasında değişmektedir. Sağlık hizmetleri, tüm vatandaşlar için olduğu gibi, bir EHIC kartı (Eski adıyla E111 formu) sunulduğunda, tüm AB vatandaşları için de ücretsiz ve evrenseldir. AB üyesi olmayan ülke vatandaşları için ücretsiz acil bakım hizmetleri verilmektedir.

Helikopter ambulanslarından oluşan bir ağ, adalara hizmet ederek acilen bakım gösterilmesi gereken hastaları en yakın adadaki veya şehirdeki büyük bir hastaneye taşıyor.

Ülkenin eczaneleri ve ilaçları en üst düzeydedir ve eczacılar kendi alanında oldukça eğitimli uzmanlardır. İngiltere'de ve ABD'de reçete gerektiren birçok ilaç, Yunanistan'da reçetesiz satın alınabilir. Basit, yaygın bir hastalığa yakalanırsanız, eczacıya bir ziyaretinizde, ihtiyacınız olan ilaçlar verilecektir. Belirli bir ilaç arıyorsanız, marka adları farklı olabileceğinden genel adını bildiğinizden emin olun. Çoğu eczane Pazar günleri kapalıdır, ancak kapıda açık olan en yakın eczaneyi gösteren bir işaret asılı olur.

Toplumda birçok uzman bulunduğu için, sağlık hizmeti İngilizce konuşulan ülkelerdekinden farklıdır. Pratisyen hekimlerin yerini toplum patologları alır. Oteller ve turistik acenteler, hasta olduğunuzda nereye gideceğiniz konusunda tavsiyelerde bulunabilirler.

Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar

Cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar, başka yerlerde olduğu gibi Yunanistan'da da mevcuttur ve Yunanistan'ı ziyaret ederken cinsel aktiviteyle karşı karşıya kalabilecek gezginler, kendisi burada tatilde olsa ve cinsel eşi de kendi ülkesinden bir gezgin olsa da, bu durumlardan hiçbiri, biyoloji yasalarını askıya almaz. Yunan ve İngiliz basınlarında çıkan son haberlere göre, Yunanistan ziyaretçileri arasında korunmayan cinsiyetlerde, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlarda ve planlanmamış gebeliklerde artış görülüyor. Bunlar, özellikle gençler tarafından tercih edilen Ios, Malia, Kavos ve Faliraki gibi parti bölgelerinde meydana geliyor. Prezervatifler eczanelerde ve birçok büfede mevcuttur.

Yunanistan'da doğal tehlikeler

Güneş ve ısı, yaz ziyaretçilerinin önlem alması gereken riskler doğuruyor. İyi, hafif bir güneş şapkası ve güneş gözlüğü kullanın ve bol su için.

İlk baharın sonunda ve yazın, hükümet televizyonda Yunanlılara, plajda güneş yağı kullanmaları için uyarıda bulunan kamuya açık duyurular yayınlar. Akdeniz güneşi oldukça kuvvetli olma eğilimindedir ve uzun süredir güneşe maruz kalmamış cildi yakabilir. Her gün aşırı güneşe maruz kalmak, cilde uzun süreli zararlar verebilir. Güneş yağı ve güneş kremi; Yunanistan genelindeki süpermarketlerde, bakkallarda, eczanelerde ve plajla ilgili eşyalar satan özel mağazalarda yaygın olarak bulunur; pahalı olma eğilimindedirler ve daha yüksek güneş koruma faktörüne sahip yağları bulmak zor olabilir.

En sıcak aylarda, arkeolojik alanları ziyaret ederken, kısa ve kolsuz giysiler giyin, şemsiye ve su taşıyın. Günlük yüksek sıcaklıklar 95-100° F (35-38° C) 'de seyreder. Güneş acımasızdır. Son yıllarda Atina, sıcaklığın 38 ° C'nin üzerine çıkabildiği, bazı insanlar için solunum problemleri ve sıcak çarpması riski taşıyan periyodik yaz sıcaklık dalgalarına maruz kalmıştır. Birçok adada, özellikle Kiklad Adaları'nda, yaz sıcağından korunmak için çok az gölge bulunduğunu unutmayın. Uzak kıyı şeridine yürüyerek gitmek de dahil olmak üzere, bu tür adaların etrafında yürüyüş yapılıyorsa, sıcak havalarda şapka takmak, güneş kremi sürmek, su almak ve günün en sıcak saatlerinde yürüyüşe çıkmaktan kaçınmak önemlidir.

Denizanaları periyodik olarak bazı plajları kaplar ve onların sokmaları şiddetli olabilir. Kırmızı olanlar özellikle tehlikelidir. Deniz kestanesi, Yunan sahillerinde yaygındır ve genellikle düz kayalar ve deniz duvarı gibi su altındaki düz yüzeylere yapışırlar. Genellikle sığ suda yaşarlar, böylece görülmeleri kolaydır. Üzerlerine basmamaya özen gösterilmelidir; çünkü dikenleri acı verici olabilir.

Yunanistan'da tek başına yürüyüş yapmak önerilmez. Popüler yerlerde bile, kırsal alanlar şaşırtıcı derecede ıssız olabilir ve herhangi bir ev veya yolun dışındayken sorun yaşarsanız, birinin sizi fark etmesi uzun zaman alabilir.

Cankurtaranlar, Yunan kumsallarında nadirdir, ancak insanların çoğunun yüzmeye cesaret ettikleri yerler, yerliler tarafından güvenli olarak kabul edilir. Bazı plajlar, sığ suya sahiptir. Diğerleri aniden derinleşir. Güvenli yüzme koşullarından şüpheleniyorsanız, yerlilere sorun.

Yunanistan için zorunlu aşılar bulunmamaktadır ve su, neredeyse her yerde güvenlidir. En kaliteli suyu bulmak için plajlarda 'Mavi Bayrak' arayın (bu plajlar aynı zamanda iyi kum ve tesislere de sahiptirler).

Yunanistan'da saygı

Yunanlılar, bir kişinin nezaketini sözlerine göre değil, davranışlarına göre değerlendirirler. Dahası, bir teklifsizlik havası da vardır; herkes birbirine kuzeni gibi davranır. Konuşurken el hareketlerini çokça kullanırlar. Bunun keyfini çıkarın. Bazen konuşulan dilde nezaket vurgusu aşırıysa, bu sizinle ilgilenen kişiye sizin kendini beğenmiş biri olduğunuzu düşündürür. "Teşekkür ederim" (Ευχαριστώ: ef-khah-rees-TOH) veya "lütfen" (Παρακαλώ: pah-rah-kah-LOH) gibi temel sözcükleri öğrenmek hoş olur.

Yunanlılar, yabancıların ilk hareketi yapmalarına izin vermeyi, genellikle uygun olan görgü kuralı olarak kabul ederler. Bir kafeye girerken veya sokakta bir grubun arasından geçerken görmezden gelindiğinizi hissedebilirsiniz; ancak önce merhaba diyerek girişken olursanız, insanların aniden dostça davrandığını göreceksiniz.

Yunanlılar boş vakitlerini çok ciddiye alırlar. Çalışmak için yaşamaktan ziyade, yaşamak için çalışan bir kültürdür. Tembelliği ya da nezaketsizliği nahoş olarak algılamayın. Onlar bunu herkese, yerli halka ve turistlere de yapıyorlar. Bu durumla savaşmak yerine, ona uyun ve duruma gülün. Bazen çok sinir bozucu olabilir; ancak aynı zamanda onların "hayattan zevk alma" tavrını takdir edersiniz. Yunanlılar, politika ve futbolu da çok ciddiye alırlar.

Kiliseler için kılık kıyafet kuralları, bazen kadınların omuzlarının örtülü olmasını ve her iki cinsiyetin de dizlerinin örtülü olmasını gerektirir. Ancak genelde kışkırtıcı olmadıkları sürece kıyafetlerinizi umursamazlar. Bu kurallar, yoğun yaz turizm sezonunu sırasında, şeffaf giysilerin giyilmesi nedeniyle hafifçe uygulanma eğilimindedir! Her halükarda, kiliselerin ve manastırların girişinde, özellikle de turistler için, uygun kıyafetler mevcuttur. Sadece birini seçin ve içeri girin ve çıkarken de yerine bırakıp oradan ayrılın.

Çıplak Dolaşma Merakı: Düzenli olarak turistler yerlileri rahatsız ediyorlar; çünkü plajlarda çıplaklık yaygın. Çıplaklık Yunan halkında o kadar yaygın değildir. Ayrıca turistik bölgeler dışında üstsüz kabul edilmemektedir. Bununla birlikte, anakaranın bütün kıyılarında çıplaklar görülür. Adalarda ise çıplaklara tolerans gösterilen pek çok çıplaklar plajı bulunmaktadır. Girit, Rodos ve Zakynthos'da da çıplaklarla ilgili oteller yer almaktadır.

Yunanistan'da hassas konular

Yunanistan'ın Doğu Avrupa'nın bir parçası olduğunu söylemeyin. Soğuk Savaş döneminde Yunanistan, doğrudan kuzeyindeki komünist komşuları ile birlikte açıkça Batı yanlısı bir ülkeydi. Yunanistan genellikle Güney Avrupa'nın bir parçası olarak görülüyor.

Yunanistan, Balkan yarımadasının en güney ucunda olmasına rağmen, bölgenin olumsuz imajından dolayı Yunanlılar Yunanistan'ı Balkan ülkesi olarak nitelemekten hoşlanmıyorlar. Yunanistan, Balkanlar'da bulunuyor.

Makedon meselesi çok hassas bir konu olarak kabul edilmektedir. Yunanlılar, "Makedonya" isminin kendilerinden çalındığını ve Güney Yugoslavya'daki Tito partizanları tarafından, II. Dünya Savaşı'ndan sonra Tito tarafından kurulan ve Yugoslavya'nın içindeki yeni bir kurucu cumhuriyet olarak oluşturulan ülke için kullanıldığını düşünüyorlar. Yunanlılar, yabancılarla konuşurken ondan "FYRoM" ya da "Eski Makedonya Yugoslav Cumhuriyeti " olarak bahsediyorlar ve kendi aralarında da onu "Skopia" (Makedonya'nın başkenti Üsküp'ün Yunanca adı) olarak anıyorlar.

Onların ulusal gurur ve ihtişamının sembolü olan Antik Yunan ve Bizans İmparatorluğu hakkında konuşurken çok dikkatli olun. Birçok Yunanlı, antik tarihinin gururunu yaşıyor; çünkü Antik Yunan, Avrupa uygarlığının beşiği olarak kabul edilir ve demokrasi kavramının ve batı felsefesinin yanı sıra, sanatı, mimariyi, edebiyatı, tiyatroyu ve bilim dallarını ilk geliştiren medeniyet olarak tanınır.

1960'ların sonları ile 1970'lerin ortalarındaki askeri cuntalar, birçok komünistin ve diğer sol görüşlü grupların şiddetli baskıya maruz kaldıkları ve liderlerine tamamen kinle baktıkları hassas bir konudur.

Aynı şekilde, Türklerle olan ilişkilerini, Türk işgalini ve 1974'deki Kıbrıs krizini sorarken de nazik olun; çünkü bunlar iki ülke arasındaki geçmiş karışıklık göz önüne alındığında tutkulu, bazen agresif tartışmalara neden olurlar. Ancak son yıllarda ilişkiler gelişti.

Kaba jestler

Ellerini kullanarak birilerine "küfür" etmek için, Yunanlılar, birini durdurmak için işaret verir gibi avuçları ve beş parmakları açık bir şekilde ellerini uzatırlar. Buna "mountza" denir. Bazen bunu "na" (burada) diyerek de yapacaklardır. Bu, temelde, birisine vazgeçmesini veya tamamen saçma bir şey yaptığını söylemektir. "Mountza" nın, Bizans döneminde kullanılan bir jestten geldiği ve o zamanlar alay etmek için yargıcın eliyle suçlunun yüzüne kül sürdüğü biliniyor. Yunanistan'daki bir şeyi reddederken dikkatli olun. Bir içecek teklifini reddederken, avucunuzu bardağınızın üstüne koymak (ya da avucun gösterilmesini sınırlayan diğer reddetme hareketlerini yapmak) en iyisidir. Her yerde bulunan orta parmak selamı da anlaşılacaktır.

Hesabı istemek için bir garsona mimikle işaret edildiği gibi, 'tamam' işaretinin (baş parmak ve işaret parmağı ile daire oluşturulur, diğer parmaklar yukarı doğru bakar) kullanımına ilişkin de bazı bölgesel farklılıklar vardır.

Sigara içmek

Yunanlılar muazzam derecede sigara içiyorlar ve sigaraları doğuştan bir hak olarak görüyorlar. Sigara içilmesi teknik olarak Eylül 2010'dan bu yana restoranlar ve kafeteryalar gibi kamuya açık yerlerde yasaklanmış olsa da, bazı kuruluşlar ve Yunanlıların çoğu bunu görmezden geliyorlar. Yine de sigara yasağına uymak en iyisidir. Ya bir sigara yakıp yakamayacağınızı sorarsınız ya da sadece başkaları hali hazırda sigara içiyor mu diye bakarsınız. Daha iyi oteller ve restoranlar (özellikle küçük, kapalı olanlar) eğer sorulursa yasakları zorlarlar ve daha iyi otellerde sigara içilmeyen odalar olur.

Unutmayın ki, kuru yaz sezonu boyunca Yunanistan sık orman yangınlarına maruz kalmaktadır. Bu nedenle ormanlık alanlarda kesinlikle sigara içmeyin!

Yunanistan'da iletişim

Atina haberleri

Atina'nın resmi haber ajansı ve Reuters veya Kathimerini English Edition (Atina'da yayınlanan ve Yunanistan ve Kıbrıs'da yalnızca Uluslararası New York Times gazetesi ile dağıtılan günlük bir gazete) gibi Yunan haberlerini İngilizce olarak sunan çeşitli haber ajanslarından güncel olayları alabilirsiniz. Ancak, yerli halkla bağlantıya geçmek her zaman daha güvenlidir (örneğin yakınınızda bulunan ve ziyaret etmeyi planladığınız bir yerdeki bir yangın durumunda).

Yunanistan'da telefon

Yurtdışındaki birini aramanın en ucuz yolu - ve bu gerçekten ucuz - ön ödemeli bir arama kartı kullanmak ve herhangi bir yerdeki hattan (aynı zamanda otel odanızdan) arama yapmaktır. Ön ödemeli arama kartları birçok dükkan ve büfede satılmaktadır. Arama kartı, normal telefon numarasını çevirmeden önce çevirdiğiniz bir telefon numarası ve bir PIN kodundan daha fazlasını gerektirmez. Uluslararası olarak arama yapmak isterseniz, uluslararası bir arama kartı isteyin. Bir Avro'ya yaklaşık 45 dakikalık arama yapabilirsiniz. Bu yüzden en düşük fiyatla (yaklaşık 3 €) bir kart satın alın. Biriyle yarım saatlik bir telefon konuşması, internet kafeden bir e-posta göndermekten daha ucuzdur. Kartlar genellikle ilk kullanımdan 90 gün sonra geçerliliğini yitirir.

Bu ön ödemeli arama kartını, yaygın olarak bulunan genel telefon kutularında da kullanabilirsiniz.

Cep telefonları Yunan iletişiminde yaygındır ve diğer ziyaretçilerle konuşmanız gerekiyorsa, yerel bir ön ödemeli plan satın almanız önerilir. Ön ödemeli planınızı etkinleştirmek için kanunların gerektirdiği kimlik formu sunan en az üç mobil operatör, Cosmote, Wind ve Vodafone bulunmaktadır. GSM 900, GSM 1800 ve UMTS 2100 gruplarının desteklendiğini aklınızda bulundurarak bölgenizde hangisi daha iyiyse onu seçin. Veri kullanımı ucuzdur; her 100 MB başına 3 € 'dur. Mobil operatörden daha fazla bilgi isteyin.

Yunanistan'da internet

İnternet erişimi ülke genelinde yaygın olarak bulunmaktadır. Hemen hemen tüm oteller ücretsiz ya da ücretli internet erişimi sağlamaktadır. Diğer pek çok halka açık alan gibi yerel kafeler, genellikle ücretsiz Wi-Fi erişimi sunmaktadır. Ağ kilitliyse, şifre istemekten çekinmeyin. İnternet kafeler pahalıdır, saat başı 1,5-2 €'dur. Cep telefonu operatörleri, 2G, 3G, 4G ve LTE teknolojileri ile veri dolaşımını destekliyorlar.