G7 Ülkeleri

G7 nedir, G7 ülkeleri hangileridir?

G7 (Yedili Grup), Kanada, Fransa, Almanya, İtalya, Japonya, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri'nden oluşan bir gruptur. Avrupa Birliği de G7 içinde temsil edilmektedir. Bu ülkeler, Uluslararası Para Fonu tarafından rapor edilen yedi büyük gelişmiş ekonomidir. G7 ülkeleri, net küresel sermayenin (263 trilyon doların) %64'ünden fazlasını temsil etmektedir. Bu grubun üyesi olmak için başlıca ulusal gereksinimler; çok yüksek bir net ulusal gelir ve çok yüksek bir İnsani Gelişme Endeksidir. G7 ülkeleri, aynı zamanda, piyasa döviz kurlarıyla değerlendirilen küresel GSYİH'nın % 46'sını ve küresel satın alma gücü paritesinin %32 oranındaki GSYİH 'sını temsil etmektedir.

43. G7 zirvesi Mayıs 2017'de İtalya'da yapıldı.

G7'nin tarihçesi

G7'nin habercisi "Altılı Grup" idi. 1975'te Fransa, Batı Almanya, İtalya, Japonya, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri'nin maliye bakanları ve merkez bankası yöneticilerinin; Giscard d'Estaing'ın davetiyle, Paris yakınlarındaki Rambouillet şatosunda gerçekleşen, rahat ve gayrı resmi bir ortamda yapılan toplantı neticesinde oluşan özel bir girişimle kuruldu. Amaç "mevcut dünya meselelerini (o zamanlar petrol krizi gündemdeydi) samimi ve gayrı resmi olarak tartışmaktı". G6, 1974'te Birleşik Devletler, Birleşik Krallık, Batı Almanya, Japonya ve Fransa'dan üst düzey mali yetkililerin katılımıyla gayrı resmi bir toplantı düzenledi. Bu grup, Washington DC eyaletinde, Beyaz Saray Kütüphanesi'nde gayri resmi olarak bir araya geldiği için "Kütüphane grubu" ya da "Beşli Grubu" olarak anıldılar. (Bu grup, günümüzde tamamen farklı olan "Beşli Grubu" ile karıştırılmamalıdır; Mevcut grup, 2005'te yükselen ekonomilerde başı çeken en büyük 5 devletin kurduğu gruptur). "Kütüphane Grubu", kişi başı GSYİH sıralamasına göre dünyanın önde gelen ekonomilerinin ilk beşiydi.

Kanada, 1976'daki zirvelere katılarak yedinci üye oldu ve bu tarihten sonra 'Grup 7' veya G7 Zirvesi terimleri kullanıldı.

1994'teki Napoli'deki G7 zirvesinin ardından, Rus yetkililer grup toplantılarından sonra G7 liderleri ile ayrı toplantılar düzenlediler. Bu gayri resmi aranjmanlar, Politik 8 (P8) - veya, aynı zamanda, G7 + 1 olarak adlandırıldı. İngiltere Başbakanı Tony Blair ve Birleşik Devletler Başkanı Bill Clinton'ın daveti üzerine Rusya Devlet Başkanı Boris Yeltsin önce gözlemci ve daha sonra da tam bir katılımcı olarak iştirak etti. Bu durum, Yeltsin'i kapitalist reformları gerçekleştirmesi için teşvik etmenin bir yolu olarak görüldü. 1997 toplantısından sonra Rusya bir sonraki toplantıya resmi olarak davet edildi ve 1998 yılında resmi olarak gruba katıldı ve sonuçta yeni bir siyasi devlet forumu olan Sekizli Grup veya G8 ortaya çıktı. 

Ancak Rusya, Kırım'ı kendi topraklarına dahil etmesinin ardından 2014'te gruptan atıldı.

G7'nin amacı

Kuruluş ilk olarak, 1970'lerde Nixon Shock döneminde yaşanan gerileme sürecinden sonra 1971 yılında meydana gelen döviz kurlarının çöküşüne bir önlem amaçlı olarak; üyeler tarafından ortak bir makro ekonomik inisiyatif belirlemek için hayata geçirildi. Amaç, katılımcı ülkeler arasında kısa vadeli ekonomi politikalarına ince ayar yaparak, dünya ekonomisindeki gelişmelerin izlenmesi ve ekonomi politikalarının değerlendirilmesi oldu.

G7 ülkeleri çalışmaları

1975'ten bu yana, grup yılda bir kez zirvelerde ekonomik politikaları görüşmek üzere toplanıyor; 1987'den bu yana, G7 maliye bakanları, en az altı ayda bir olmak üzere yılda 4 sefere varan toplantılar yaptı.

1996 yılında G7, ağır borç altındaki 42 yoksul ülkeye (HIPC) yönelik bir girişim başlattı.

1999'da daha önce kurulan Finansal İstikrar Forumu ve zirveyi takiben kurulan G-20, aracılığıyla "büyük endüstriyel güçler ve gelişmekte olan piyasa arasındaki diyaloğu teşvik etmek" adına; G7 grubu, 1999'da "uluslararası para sistemi yönetiminde" doğrudan yer almayı kararlaştırdı. 

1999'da G7, ağır borç altında olan ülkelerin, diğer ülkelere olan borçlarının %90'lık bir kısmını silmeyi öngören, toplamda 100 milyar $ Amerikan Doları tutarındaki bir projeyi açıkladı. 2005'te G7, "duruma göre" müzakere edilerek borçların "%100'e varan" bir kısmının silineceğini açıkladı.

G7, 2008 yılında iki kez Washington DC'de ve 2009 yılında Roma'da toplanarak; 2007-2010 yılları arasındaki küresel mali krizi tartıştı.

Maliye bakanları krizi durdurmak için "gerekli tüm adımları" atacağına dair vaatte bulundu.

2 Mart 2014'te G7, "Rusya Federasyonu'nun Ukrayna'nın egemenliğini ve toprak bütünlüğünü ihlal etmesini" kınadı. G7, Ukrayna'nın gereken reformları yerine getirmesi koşuluyla; Uluslararası Para Fonu'nun (IMF), bu ülkeye gereken siyasi danışmanlık ve finansal yardımlarda bulunacağını belirtti ve G7'de kendi bünyesinde, Ukrayna'ya, ülkenin makro ekonomik problemlerinin giderilmesi ve yolsuzluğun önlenmesi adına düzenlemelerin yapılması adına ivedi bir teknik asistanlık desteği vereceğini açıkladı.

G7 24 Mart 2014 tarihinde, Rusya Federasyonu'nun, Kırım'ı ilhakı nedeniyle, G7 grubunun tüm üyeleri ile hali hazırda 2014 Nükleer Güvenlik Zirvesi yaptıkları, Hollanda'nın Den Haag kentinde yer alan Catshuis ilçesinde, acil bir toplantı düzenledi. Bu toplantı, üye bir ülkede yer almayan ve ev sahibi üyenin toplantıya başkanlık etmediği tek G7 zirvesi oldu.

Brüksel'deki G7 zirvesinde liderler, 4 Haziran 2014'te Ukrayna'nın egemenliğiyle ilgili "devam eden ihlal" nedeniyle Moskova'yı kınadılar ve Rusya'ya daha fazla yaptırım uygulamaya hazır olduklarını belirttiler. Bu toplantı, Rusya'nın Mart ayında Kırım'ın ilhakı sonrasında G8 grubundan çıkarılmasından bu yana ilk toplantıydı.

Yıllık G7 liderleri zirvesine devlet başkanları da katılmaktadır. G7 başkanlığını yürüten üye ülke o sene toplantıya ev sahipliği yapar ve zirvenin organizasyonundan sorumludur.

Yıllık zirve toplantıları belirli bir kronolojik sıralama dahilinde yapılır ve ülkeler sırasıyla zirveye ev sahipliği yapar.

G7 ülkeleri

G7, ulusal net servete göre en zengin gelişmiş ülkelerden oluşur. Verilere göre Çin Halk Cumhuriyeti, dünyadaki üçüncü en varlıklı ülkedir (dünya net varlığının %9,1'i); ancak IMF ve diğer ana küresel kurumlar Çin'i gelişmiş olarak kabul etmediği için hariç tutulur. 2014 itibarıyla Credit Suisse, G7'nin (Avrupa Birliği hariç) küresel net sermayenin %64'ünden fazlasını temsil ettiğini bildirdi. AB dahil edilirse G7, küresel net sermayenin %70'inden fazlasını temsil etmektedir.

G7 ülkesi	Ticaret Mil. ABD Doları (2014)	Nom. GSYİH milyon. USD (2014)	SAGP GSYİH milyon. USD (2014)	Nom. Kişi başı GSYİH ABD doları (2014)	SAGP Kişi Başına Düşen GSYİH ABD doları (2014)	İGE (2015)	Nüfus (2014)	BM Güvenlik Konseyi Daimi üyeleri	DAC	OECD	Ekonomik sınıflandırma ( IMF )
Kanada	947.200	1.785.387	1.595.975	50.304	44.967	0,913	35.467.000				Gelişmiş
Fransa	1.212.300	2.833.687	2.591.170	443.32	40.538	0,888	63.951.000				Gelişmiş
Almanya	2.866.600	3.874.437	3.748.094	47.774	46.216	0,916	80.940.000				Gelişmiş
İtalya	948.600	2.167.744	2.135.359	35.335	35.131	0,873	60.665 551				Gelişmiş
Japonya	1.522.400	4.602.367	4.767.157	36.222	37.519	0,891	127.061.000				Gelişmiş
Birleşik Krallık	1.189.400	2.950.039	2.569.218	45.729	39.826	0,907	64.511.000				Gelişmiş
Amerika Birleşik Devletleri	3.944.000	1.7348.075	17.348.075	54.370	54.370	0,915	318.523.000				Gelişmiş
Avrupa Birliği	4.485.000	18.527.116	18.640.411	36.645	36.869	0,865	505.570.700	Yok		Yok	Yok

G7 ülkeleri özellikleri

• En yüksek GSYİH'ya ve en yüksek ulusal zenginliğe sahip olan 7 üst düzey gelişmiş ülke ekonomileri (Amerika Birleşik Devletleri, Japonya, Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya, Kanada).
  
• Kişi başına net zenginliğe sahip 15 ülkeden en yüksek 7'si (ABD, Fransa, Japonya, İngiltere, İtalya, Kanada, Almanya).
• İhracat hacmi en yüksek olan 10 ülkeden 7'si.
• En büyük altın rezervleri olan 10 ülkeden 5'i (ABD, Almanya, İtalya, Fransa, Japonya)
• Uluslararası Para Fonu'nun (2012 verileri) son istatistiklerine göre en üst düzey 11 ekonomiden 7'si (nominal GSYİH'ya göre).
• Kişi başına GSYİH miktarı nominal 400.000 ABD doları olan 4 ülke (ABD, Kanada, Almanya, İngiltere).
• Ulusal veya eyalet / il idaresi tarafından yönetilen, bağımsız bir gelir fonuna sahip 4 ülke (Birleşik Devletler, Fransa, Kanada, İtalya) .
• Merkez bankalarında en yüksek miktarda döviz rezervi olan 30 ülkenin 7'si.
• Nükleer silahlara sahip olan 9 ülkenin 3'ü (Fransa, İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri) ve ilaveten 2 ülke (Almanya, İtalya) nükleer silah paylaşım programlarına sahiptir.
• 2011 yılında, Almanya'nın 2022 yılına kadar tüm nükleer enerji santrallerini kapatacağını ilan etmesine rağmen, 9 büyük nükleer enerji üreticisinin 6'sı (ABD, Fransa, Japonya, Almanya, Kanada, İngiltere). 2011 yılı Tōhoku depremi ve Tsunami sonrasında Japonya Tüm nükleer reaktörlerini kapatmıştır. Bununla birlikte, Japonya birkaç reaktörü yeniden açmış ve diğer reaktörlerin yakıt ikmaline devam etmiştir.
• 2016 yılı mali yılı için BM bütçesine en fazla bağış yapan 8 ülkeden 7'si .
• 2013 verilerine göre 0,9 ve daha yüksek bir İnsani Gelişme Endeksi oranına sahip 4 ülke (ABD, Almanya, İngiltere, Kanada).
• Uluslararası kredi değerlendirme kuruluşları, Standard & Poor's, Fitch ve Moody's raporlarına göre en yüksek kredi notuna sahip 2 ülke (Kanada ve Almanya).
• İdam cezasının yürürlükte olduğu ve uygulandığı 2 ülke (Japonya ve Amerika Birleşik Devletleri).
• Trafiğin sol şeritten aktığı 2 ada ülkesi (Japonya ve Birleşik Krallık); Amerika Birleşik Devletleri Virjin Adaları'nda, İngiliz Virgin Adaları'yla uyum sağlaması için trafik sol şeritten akmaktadır fakat Amerika'nın diğer tüm eyaletlerinde trafik sağ şeritten akar.
• G7 devletlerinde 5 dil resmi statüdedir: Üç ülkede İngilizce (Kanada, Birleşik Krallık ve ABD), iki ülkede Fransızca (Kanada ve Fransa), birer ülkede Almanca, İtalyanca ve Japonca (Almanya, İtalya ve Japonya).

G7 protestoları

2015 yılında, Almanya'nın, engellenmesi yönündeki çabalarına ve zirvenin yapıldığı, deniz seviyesinden 1008 m yükseklikteki Wetterstein dağlarının eteğindeki lüks Schloss Elmau otelinin konum olarak uzaklığına rağmen; 'Stop-G7' adlı  G7 karşıtı gruba üye, 7500 barışçı protestocunun yaklaşık 300'ü zirvenin yapıldığı yeri çevreleyen 3 m yüksekliğe ve 7 km uzunluğunda güvenlik engelini aşmayı başarmıştır.

Protestocular, G7'nin tüm dünyayı etkileyebilecek kararlar vermesinin meşru olup olmadığını sormuştur. Yetkililer, zirveye yakın bölgelerde gösterileri yasaklamışlardı ve eylemcilerin ve protestocuların zirveye müdahale etmesini engellemek için Güney Bavyera'da 20 bin polis görev yapıyordu.